TÜRKİYE’NİN YENİ SAVAŞI;EMPERYALİZMİN TERÖR OYUNU

Türkiye’nin içinden geçtiği zor günler bize sebep sonuç ilişkisiyle terörü ve ülkemizin üzerinde oynanan oyunları analiz etme sorumluluğunu ortaya koydu.

15 Temmuz Darbe Girişiminden bu güne ardı ardına yapılan kitlesel kıyımla sonuçlanan terör eylemlerinde kaybettiğimiz canlar ve kaybolan toplum huzurunun sebebi olan terör örgütleri ve onların uluslar arası destekçileri ve amaçları;

GÜLEN CEMAATİ VEYA FETÖ NASIL KURULDU? VE AMACI

Amerika ile Türkiye arasında her geçen gün büyüyen bir sorun olan Fethullah Gülen’in iadesi konusu sıradan bir suçlunun iadesinden çok öte bir boyuttadır.

Komünizmle Mücadele Dernekleri kuruculuğundan,dünya devletlerinde eğitim kurumları sahibi olmaya,Vatikan projesi olan Dinler arası Diyaloğun yöneticiliğine uzanan süreçte Fethullah Gülen bir ABD ve CIA projesi ve ürünüdür.

Büyük Orta Doğu Projesin ve Dinler arası Diyaloğun at başı giden iki büyük proje olduğu bir gerçektir.

BOP Eş Başkanı Erdoğan ve Dinler arası Diyaloğun Papa ile yöneticisi olan Gülen’in arasında süre gelen savaş,kontrolden çıktığı söylenen Erdoğan’ı değil,Gülen’i tercih ettirecektir.

İşte sebepleri;

FETHULLAH GULEN: CIA AJANIDIR

Fethulah Gülen’in iç yüzünü en iyi bilen kişi, Sibel Edmond’dur. CIA’nın o günlerdeki dilmaç’ı (tercuman) Sibel Edmond’dur.
Gülen’in ABD’ye gelmesi ile birlikte ABD’den oturum alabilmesi için CIA (Amerika Birleşik Devletleri Istihbarat Kurumu) çaba gösteriyor. Sibel Edmond Fethullah Gülen ile ilgili bütün yazışmaları bilen, üstelikte yazışmaları  çeviren kişidir.

Sibel Edmond’a göre Gülen’in Amerika’da oturum almasına destek olan kişi CIA’nın başında bulunmuş olan Graham Füller’dir. Bunun yanısıra ABD’nin Türkiye’deki eski Büyük elçisi Morton Abramowitz, CIA ajanı George Fidasile başka CIA görevlileridir. Toplam 26 önemli CIA görevlisi Gülen’e arka çıkmıştır.
Gülen’in yargıda bulunan belgelerinden Gülen’in CIA ajanı oldugu ayrıca Gülen’in gelirlerinin büyük bölümünün CIA’ca karşılandığı belirtilmiştir. Gülen ile CIA’nın iliskilerininde eskiye dayandığı açıklanmıştır. Bunun yarısıra Rus Gizli Bilgi Toplama (istihbarat) Kuruluşu FSB, de Fethullah Gülen örgütünün, bu örgüte bağlı okullarının CIA için birer öncü kuruluşları olduğunu açıklamıştır. Rus istihbaratına göre Gülen’e baglı SERHAD ile EFLAK işletmeleri (firma) ile Toros, Tolerans, Ufuk gibi vakıflar CIA için çalışmaktadır. Bunlar ile bunlar gibi Gülen’e bağlı çalışan kuruluşlar CIA’ya bağlıdırlar.
Yargı dosyasındaki bilgilere gore CIA Gülen’e yalnızca; gazete, tv yayını okullar, meslek kuruluşları kurması için 25 milyar dolar vermiştir.
Bir başka belgede de Amerika’nın (CIA) Kazak, Türkmen, Özbek, Kırgız, Azerbaycan bölgelerindeki gaz ile petrol yataklarını gelecekte ele geçirebilmek için bölgelerin İslamlaştırılması gerektiği, bunun içinde Gülen örgütüne 3 trilyon dolar aktarıldığı belirtilmiştir. Gülen’e ödenen paraların “Singjan Projesi” , “The Xinjiang Project” adı altında ödendiğini Amerika’da CIA ile çalışan RAND KURULUŞU, “RAND Corporation” 1998’de açıklanmıştır. Bütün bu bilgiler Sibel Edmond’un yayınlarında da açıklanmıştır.

Ftethullah Gülen’in görevi,laik eğitimden uzak dindar gençlik yetiştirmesi olarak belirlenmiş.

Rusya’nın kalbi olan Türki Cumhuriyetlerinde yer alan petrol ve doğal gaz yataklarına el koymak için,Gülen okulları bu ülkelerde eğitim projesi olarak desteklenmiştir.

Tüm bunların ışığında ABD’nin en büyük yatırımını adi bir suçlu gibi teslim etmesi mümkün mü?

İSMAİL HAKKI PEKİN’DEN CAN ALICI ANALİZ

VE İÇ SAVAŞ UYARISI

Genelkurmay eski İstihbarat Başkanı İsmail Hakkı Pekin, “MİT, FETÖ’cülerin kendi içlerinde olduğunu bilmesine rağmen çalışma yapmadı. Necdet Özel’in önüne bin 200 kişilik liste konuldu ama kumpas davalarındaki gibi bir tasfiye süreci başlatmak istemediğini söyledi” dedi

Genelkurmay eski İstihbarat Başkanı emekli Korgeneral İsmail Hakkı Pekin, TSK’daki FETÖ yapılanmasını Sözcü Gazetesi’nden Başak Kaya’ya anlattı.

Pekin, Genelkurmay eski Başkanı Necdet Özel’in önüne bin 200 kişilik FETÖ’cü subaylar listesi konulmasına rağmen Özel’in, “Tereddüt ediyorum, kumpas davalarındaki gibi bir tasfiye süreci başlatmak istemiyorum” dediğini açıkladı. Pekin, şunları söyledi:

ALNI SECDEYE DEĞEN

MİT işi çok hafife aldı. Gülen’den niye bu kadar çekindiğimizi anlamıyorlardı. Eski MİT Müsteşarı Emre Taner, ‘Aslında zararlı bir adam olmadığını’ söylüyordu. Hakan Fidan da bu konulara çok girmedi. Bir şey olduğunda ‘Cemaat mi yapmış?’ diyordu. MİT’in içinde olduklarını da biliyordu ama ısrarla çalışma yapmaktan kaçındılar. ‘Alnı secdeye değenden, zarar gelmez’ mantığıyla buralara gelindi.

BİN 200 KİŞİLİK LİSTE

Necdet Özel, bu konulara fazla girmedi. Özür diliyor ama özür dilenecek bir durumda değiliz. Binlerce subayın hayatı allak bullak oldu, cezaevinden çıktıktan sonra 2013 Kasım ayında Özel ile görüştüm. Kendisine bin 200 kişilik bir liste verildiğini ama bu kişilerle ilgili bilgi belge olmadığını, tereddüt ettiğini; Balyoz, Ergenekon gibi tasfiyeye yol açmak istemediğini anlattı. Bu şin bir an önce bitirilmesi gerektiğini söyledim. Liste vardı ve YAŞ öncesi tasfiye edilmeliydiler ama geç kaldılar.

FETÖ-PKK İŞBİRLİĞİ

Bazı konularda hissettiklerim var. Şubat 2008’de kış harekatında 4 komando tugayının gideceği yerler belliydi. ABD’ye genel olarak bölgeyi söyledik. Bir kurmay binbaşının komutana planı anlatırkenki ses kaydı PKK’ya gitti. Konuşmalar internette yayınlandı. Burada FETÖ parmağı var. 1995’te İran sınırında, tankların gece görüşü 10 kilometredir ama oradaki uzman kişi termali bozmuştu. Cizre ve Sur operasyonları, Aktütün, Dağlıca, Hantepe, Uludere gibi konular irdelenmeli…

IŞİD’İN ROLÜ

FETÖ bazı şeyleri dolaylı yaptırabilir. Bir Türk Talibanı, Türkiye IŞİD’i çıkabilir. Suriye savaşında yaptığımız hatalardan dolayı Ankara’nın göbeğinden bile oraya gidip gelen, para kazananlar var. Bunlar yüzde 6.5-7 civarında… Bu taban IŞİD benzeri bir örgütü destekleyebilir.

SIRA BİZE GELDİ

Rusya bize stratejik olarak yaklaşıyor. Derdi enerji kadar beka sorunu… ABD’nin kendini çevrelemekte olduğunu görüyor. Suriye’den sonra sıra bize geldi zaten. Türkiye’de radikal örgütler faaliyet gösterecek ve bu örgütler daha sonra Rusya’ya aktarılacak. Ukrayna’da CIA parasıyla eğitim gören örgütler var. Umarım Türkiye bu işlere karışmıyordur. ABD bir koridor oluşturmaya çalışıyor. O bölgede bir Kürt devleti kurulacak. BOP planı hedefliyor. Türkiye de ABD’nin peşine takıldı. Yapılması gereken Rusya ve İran ile birlikte Şam’ın güçlenmesini sağlamak.

“İÇ SAVAŞ ÇIKABİLİR”

Emekli Korgeneral İsmail Hakkı Pekin, “Bu iş burada bitmedi. Türkiye, 4-5 sene sonra çok daha kötü bir iç savaşa yakın bir duruma getirilebilir. Yeniden darbe için ortam yok ama kaos yaratabilirler. Doğu’da PKK terörü, batıda da IŞİD benzeri bir terörle karşı karşıya kalınabilir. At izi, it izine karıştı” dedi.

MADALYONUN GÖRÜNMEYEN YÜZÜ;KÜRDİSTAN DEĞİL,

BÜYÜK İSRAİL

Amerika’nın Irak’ı işgalinden bu güne yaşanan gelişmelerde ortaya konmayan en önemli gerçek,bu gelişmelerden İsrail’in kazançlı çıkmasıdır.

Orta Doğu ve Arap Yarımadasını haritalarını yeniden çizerek,ulus devletcikler ve inanç ve mezhep ayrılığı olan yönetim bölgelerine ayıran BOP(Büyük Orta Doğu Projesi)’un gideceği nokta bölgede tek ve en güçlü devlet yapısı olarak İsrail’i bırakmaktır.

Suriye’de çıkarılan iç savaş,yaratılan Işid tehdidine karşı PKK’nın Irak ve Suriye kollarının ABD tarafından müttefik haline getirilerek kahramanlaştırılması,Irak’ta Kürt Oligarşisinin yönetici sınıf olarak belirlenmesi Kuzey Irak’ta kurulan Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin içine Suriye ve Türkiye’den alınacak topraklar dahil edilerek Kürt Devletinin kurulma oluşumuna giden süreçtir.

Işid’in kurucusunun Mossad ajanlarıyla toplantı yaparken görüntüleri ortadayken,İsrail’e değil,müslümanlara saldırı yapma amacını saklamazken,Amerika’dan İsrail’le ilgili terör destekçisi suçlaması duydunuz mu?duyamazsınız..

Irak’a Cumhurbaşkanı yapılan Talabani’nin ve Kuzey Bölgesel Kürt Yönetimi’nin Başkanı Barzani’nin hakkında kürt yahudisi iddiaları tesadüf mü?

Irak,Suriye ve Türkiye’den koparılacak topraklarda kurulacak olan bir Kürdistan sadece emperyalist güçlerin uydu devleti olacak,ileri ki süreçte o topraklara genişleyecek İsrail’in,hedeflediği Büyük İsrail Devletinin malı olacak.

Vaadedilmiş Topraklar Neresi?

(Muvtacha), Museviliğe göre Yehova tarafından İsrailoğulları’na vadedilmiş bölge.Yahudilik inancına göre Musa’nın Filistin’e girene kadar dolaşmış olduğu topraklardır. Tam sınırları belli olmamakla beraber, bugün İsrail topraklarını oluşturan bölgenin Vadedilmiş Topraklar olduğu inancı yaygındır.Tevrat‘ın Tekvin kitabının 15. Bab’ında ise şöyle yazmaktadır:

O günde Rab, Abraham’la ahdedip dedi: Mısır ırmağından büyük ırmağa, Fırat ırmağına kadar bu diyarı, Kenileri ve Kenizzileri ve Kadmonileri ve Hittileri ve Perizzileri ve Refaları ve Amorileri ve Kenanlıları ve Girgaşileri ve Yebusileri senin zürriyetine (soyuna) verdim.

Bu tanıma göre iseFırat Nehri’ndenNil Nehri’ne kadar olan geniş bölge İsrailoğulları’na vadedilmiştir.

Siyonizmin genişleme planına göre Türkiye’nin Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ne kadar Büyük İsrail hedeflenmektedir.

İçine atıldığımız terör sarmalının amacı,Atatürk ve silah arkadaşlarının yırttığı ve dünyanın en haklı savaşını Kurtuluş Savaşını vererek kurtardığı Anadolu toprakları üzerinde emperyalist güçlerin emellerinin bitmemesidir.

Amerika Birleşik Devletleri Başkanlarından Vilson’un bir sözü bunu açıkça ortaya koyar.Vilson Türkiye Cumhuriyeti için şınları söylemiştir;”Türklerin kurduğu devleti hiç bir zaman gerçek anlamda tanımayacağız ve her fırsatta doğu bölgelerinde vahşi hayvan sürülerinden farksız yaşayan kürtleri silahlandırıp,iç isyanlar çıkartacağız”.

Bu söz boşuna değildir,Irak ve Suriye’de NATO müttefiki olan Türkiye Cumhuriyetini bir kenara koyup,PKK’nın Suriye kolu YPG’yi müttefik kabul eden ve açıkça silah yardımında bulunduğunu bildiren ABD bu sözü doğrular bir politika izlemektedir.