Bahreyn Dışişleri Bakanı Şeyh Halid bin Ahmed bin Muhammed Al Halife, Doha’nın bölge ülkeleriyle anlaşmalara uymaması halinde Katar’a ‘acil bölgesel müdahale’ tehdidinde bulundu. Bahreyn’den gelen açıklama, Basra Körfezi’nde askeri çatışma ihtimalini ve Türkiye’nin tam ortasında kalması olası bir krizi gündeme getirdi. Zira, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Bahreyn, Mısır ve Kuveyt gibi ülkelerin, Katar’a gönderdiği 13 maddelik liste içerisinde Türkiye’nin askeri üssünün kapatılması talebi var. Sputnik’e konuşan Ortadoğu uzmanı Faik Bulut’a göre, Ankara’nın ‘İslami romantizmin’ etkisiyle dış politikada attığı ‘bilinçsizce adımlar’ sebebiyle Türk askeri Körfez’de olası bir çatışmanın ortasında kalmış durumda.Ortadoğu meselesine dış politikayı çok iyi incelemeden müdahalede bulunulmasının başarısızlıkla sonuçlandığını söyleyen Bulut “Türkiye, maalesef bir çok kez duygusal bir şekilde, deyim yerindeyse İslami romantizmin etkisiyle, gerekli incelemeleri yapmadan bölgeye müdahale ediyor ve bu müdahalesinde başarısız oluyor. Burada esas, Arap ülkeleri arasındaki sorunlar konusunda tarafsız kalmak olmalıydı Ancak olan oldu ve Türkiye Katar’ın tarafını tuttu. Burada problem şu; Türkiye tarafsızlığını kaybettiği için sıcak çatışmayı önleyecek durumda değil. Amerika’nın bölgedeki planlarıyla ve İran’ı sıkıştırma politikasıyla ilintili olası bir çatışmanın eşiğindeyiz. Ve çatışma çıkarsa Türkiye’nin yapabileceği çok bir şey yok” dedi.
Katar’a yönelik tehditlerin şu an için ‘baskı aracı’ olmaktan ibaret olduğuna işaret eden Bulut “Katar henüz bir geri atakta bulunmuyor. Çok yakın bir gelecekte bir savaş görmüyorum. Ancak böyle bir savaş çıkarsa bu hem Türkiye hem bölge ciddi olumsuz sonuçlarla karşılaşır” dedi.
‘TÜRKİYE KÖRFEZ VE ABD’YLE KARŞI KARŞIYA GELİRSE ZAYİAT AĞIR OLUR’Türkiye’nin Katar’da konuşlandıracağı asker sayısının 3 ila 5 bin arasında olduğunu hatırlatan Bulut “Bu en fazla 5 bin asker, Amerika’nın yanında yer alacaksa —ki öyle görünmüyor- belki bir anlamda kendisini kurtarır. Ama Körfez ülkeleri müdahalesi karşısında yer alırsa Türkiye, ABD ile karşı karşıya gelmiş olacak. Eğer çatışma çıkarsa, Türkiye ilk defa sıcak bir cephe savaşına girmiş olacak. Karşısında ise bir tarafta Amerikan bir tarafta Körfez askerleri… Ağır silahların da kullanıldığı düşünüldüğünde zayiat büyük olacaktır. Türkiye çok iyi planlanmamış maceracı politikalar izliyor. Bu politikaların içeriye de yansımaları olur” ifadelerini kullandı.
‘İHTİLAF NATO’YU DA İKİYE BÖLER’Türk askerlerinin Katar’da konuşlandırılmasının meşruiyet tartışmalarını beraberinde getirdiğinin hatırlatılması üzerine Bulut “Afganistan’da El Kaide’ye karşı Somali’de barış gücüne destek olarak uluslararası mutabakat sonucu asker gönderilmişti. Ama Körfez’deki durum, uluslararası alanda böyle bir kabul yok. Bu aynı zamanda Türkiye’nin o bölgede iddia ettiği popülaritenin ne kadar daraldığını gösteriyor. İlk defa Türkiye dışarıda bir cephede taraf olarak yer oluyor. Bu ihtimal uzak olsun ancak böyle bir cephede sayısı giderek artabilecek asker ölümleri söz konusu olabilir. Bu da ‘Enver Paşacılık mı oynuyorsunuz’ şeklinde tepkilerin önünü açar” dedi.
Askeri ve siyasi alanın dışında Türkiye’nin ekonomik anlamda da zarar göreceğini ifade eden Bulut “Katar’dan 8-9 milyar gelmiş olsa da Türkiye’nin pazar alanı buradaki tutumu sebebiyle daraldı. Türkiye bu süreçten sadece askeri ve siyasi değil ayrıca ekonomik olarak da olumsuz etkilenir” ifadelerini kullandı.
Olası bir çatışmanın sadece bölgede değil NATO üyeleri arasında da kutuplaşmalara yol açabileceğinin altını çizen Bulut “Böyle bir çatışmada, İran Türkiye’nin yanında yer alacak. Belki çok dolaylı olarak Rusya da bu cepheye destek olacak. Ancak süreç Türkiye’nin NATO ilişkilerini de yakından etkileyecek. Almanya ve İngiltere, bu Katar müdahalesine nispeten sıcak bakmayan iki ülke. İngiltere şu an için sessiz kalsa da; bu iki ülke hangi tarafı tutar ve nasıl bir tutum sergiler, bu belirsizliğini koruyor” diye konuştu.