Habertürk gazetesi yazarı Fatih Altaylı bugünkü “Ya istifa ya FETÖ” başlıklı yazısında, başta büyükşehir belediyelerindeki görev değişiklikleri olmak üzere AKP’deki bütün görev değişikliklerinin bir şekilde yapılacağını söyledi. Altaylı, kimsenin bu değişikliklere direnemeyeceğinin altını çizerken, değişikliklere direnenlerin de FETÖ’yle olan ilişkilerinin ortaya çıkarılacağını iddia etti.
Altaylı’nın yazısının ilgili bölümü:
AK Parti içinde kimi il başkanlarının, kimi belediye başkanlarının istifasının istendiği dedikodu olmaktan çıktı, AK Parti Genel Başkanı, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, “Şimdilik istemedik ama bu istemeyeceğimiz anlamına gelmez” demesiyle tüm parti örgütü ve belediye başkanları diken üzerinde oturmaya başladı.
Kadir Topbaş gibi, Erdoğan’ın gençliğinden bu yana yol arkadaşı olan birinin bile gönderilebilir olması, bu konuda hiç kimseye bir ayrıcalık tanınmayacağının da kanıtı oldu.
Kimlerin istifası istendi, kimlerin istenecek ben onu bilmem, bilemem.
Uyduracak halim de yok. Konuşulan isimleri ben de sizler gibi medyadan izliyorum.
Medyadan izlediğim bir başka şey ise bu belediye başkanlarından bazılarının direneceği iddiası.
Bakın ben size söylemiş olayım, böyle bir talep gelirse, hiçbir belediye başkanının, hiçbir parti yöneticisinin “direnme şansı yok”.
Açık söyleyeyim, heceleyeyim,
“Dİ RE NE MEZ LER”.
Pazarlık edebilirler, zamanlama konusunda bir kolaylık isteyebilirler, istifanın onur kırıcı bir şekilde olmaması için ricacı olabilirler, “Hastane raporu alıp sağlık sorunlarımı gerekçe göstererek bırakayım” falan diyebilirler.
Bunların hepsi mümkün.
Ama “İstifa falan etmiyorum” diyemezler.
Direnen, “İstifa etmiyorum” diyen olursa, parti yönetimi bundan dolayı üzülmez, geri adım falan da atmaz.
Çünkü yönetimin elinde çok iyi bir “koz” var.
Kozun adı FETÖ.
Direnen olursa, hemen FETÖ bağlantısı ortaya dökülür.
Verilen bir arsa, yapılan bir yardım, sağlanan bir kolaylık, FETÖ liderine zikredilmiş bir övgü, bir Pennsylvania gezisi, ziyaret edilmiş bir FETÖ okulu, FETÖ okuluna gönderilmiş bir çocuk veya torun, FETÖ’cülerle yapılmış bir telefon konuşması ve tabii telefonda bulunacak veya çoktan bulunmuş bir ByLock.
Bunlar ortaya konulur ve yargı zaten gereğini yapar, istifa etmiş bir başkan olmak varken, FETÖ’cülükten içeri atılmış eski başkan oluverirler bir anda.
İktidar partisi bundan hiç de gocunmaz, hatta tam aksine “FETÖ’nün siyasi ayağıyla mücadele edilmiyor” eleştirilerini de ortadan kaldırır, kendi partisinde de temizlik yapan güçlü bir konuma yükselir.
Hatta bu konum, muhalefet partilerinin belediye başkanlarına da dokunabilmenin yolunu ardına kadar açar.
AK Parti yönetimi için bu yol sonuna kadar açıktır, çünkü geçmişte FETÖ’cülerle sıfır teması olmuş tek bir AK Partili bile yoktur…
Tüm bunlar olur mu bilemem.
Ama isterlerse olur!
Yorum Kapalı.