DELİ OLMAK GÜZELDİR…

Size deli desem ne dersiniz? pek çoğunuz sensin deli cevabını verirsiniz.Peki hiç bir deliyle yarenlik ettiniz mi desem? kesin delinin biri benimle kafa buluyor cevabı verirsiniz.
En basit tanımıyla aklı yerinde olmayan,içinde bulunduğu hayattan ve insanlardan farklı olan,hiç bir kurala tabi olmayıp,kafasına göre ve gönlüne göre yaşayan insandır deli.
Yıllar evvel mahallemizin ayrı bir güzelliği olan,etrafa hep gülerek bakan ve kendini kedi sandığı için miyavlamaktan başka ağzından kelime çıkmayan bir ‘deli’yi gözlemlemiştim.
Gözlerinde hep çocuk olabilmenin masumiyeti vardı.
Zaman zaman karşılaştığımızda hep kendime sorardım,ben neden bu kadar içten gülemiyorum diye.Merak bu ya bir gün bunu takip ettim,ayaz bir kış günü nerede kaldığını merak ederek.Mahallenin uzak bir noktasında kaderine terk edildiği için her yanı dökülen eski bir evin içine girdiğini görünce rahatlamıştım,en azından o soğukta dışarıda değildi.Eve meraklı adımlarla yaklaşıp,pencereden baktığımda orta yede duran sobayı yakmaya çalıştığını gördüm,anlaşılan o kadarda deli değildi.Kısa bir uğraştan sonra sobayı yaktığında teneke sobanın kızaran yüzeyi içeriyi ısıtırken,karanlık köşelerden onlarca kedinin sobanın etrafında toplandığını gördüm.O tercihini yapmıştı,insan olmanın bedel ödemekten geçtiği hayatta daha ağır bir bedelle ‘kedi’ olmayı seçmiş ve onlara sıcacık bir ev kurmayı başarmıştı.
O kediydi ve kedi kardeşleriyle mutlu biriydi.
Hayat dediğimiz mecburiyetlerimize esir olduğumuz zaman diliminde en çok yakınmamız,günler ne kadar çabuk geçiyor cümlesidir.Sadece günler mi? haftalar,aylar,yıllar..
Ve en acısı nedir bilir misiniz dostlar,mevsimlerin dolu dolu tadına varmayı kaçırırız.Baharda çiçeklenen dalları,yazın uzun günlerini,son baharda rüzgarla yere savrulan yaprakları kaçırırız.Göçmen kuşlar geçip giderken,güle güle demeyi kaçırırız.Toprağa düşen ilk kar tanelerinin düştüğü toprakta kalıcı olma çabasını..
Kısaca bu dünyada yaşamak denen olgunun tüm güzelliklerini kaçırırız.
Peki kim kaçırmaz?
Deli diye görmezden geldikleriniz.Çünkü,özgür bir ruh ve özgür bir bedendir var oluşumuzda ki doğaya ait olmanın gereğini yerine getiren.Biz görünmez prangalarımızın esaretiyle kendimizi akıllı sanarken…
Suç işlemezler,çünkü hırsları yoktur.Tüm inançlarda cennetliktirler,günahın zevki onlara göre değildir.Saatlerce durup,bir yere bakarlar ya,görmek için değil,görülemeyenleri anlayabilmek içindir.Saf kalp anlar görülemeyenlerin sırrını ve o kalp sadece onlarda bulunur.
Deliliğe övgü değildir yazdıklarım,övülmek isteseler,politikacı olurlar.Olur mu öyle şey demeyin,yıllar evvel bir Ege köyünde akıllılardan bıkanlar,köyün delisini muhtar yaptılar.