Okçuluk Vakfı’nın Okmeydanı’ndaki yerleşkesinde yapılan Okçuluk Araştırmaları Enstitüsü, hizmete girdi. Törene AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu ve aynı zamanda Okçuluk Vakfı Mütevelli Heyeti Üyesi Bilal Erdoğan, İstanbul Valisi Vasip Şahin, AKP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Ravza Kavakçı Kan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, Rize Belediye Başkanı Reşat Kasap, İstanbul Milletvekilleri Haydar Ali Yıldız, Nureddin Nebati ile Okçuluk Vakfı sporcuları ve çok sayıda davetli katıldı.
“TÜRKLER İSLAM DİNİNİN SANCAKTARLIĞINI YAPTI”
Kuranıkerim okunmasının ardından başlayan törende bir konuşma yapan Bilal Erdoğan, “Dünyada ‘Türk’ dendiği zaman Müslüman anlaşılmış. Neden? Bu millet disipliniyle, cesaretiyle, fedakarlığıyla savaşçı ruhuyla böyle bir Allah vergisi kabiliyete sahip olabildiği için bunu yapabilmiş” diye konuştu.
“BİZİ BAŞKA ŞEKİLLERDE TUTSAK ETMEYE ÇALIŞMIŞLAR”
Bilal Erdoğan, “Dünyada hemen hemen başka bir millet yoktur bağımsızlığını asla kaybetmemiş, asla tutsak olmamış olan. Bizi tutsak edemeyenler, bağımsızlığımızı elimizden alamayanlar, ne zaman Çanakkale’de ne zaman Kurtuluş Savaşı’nda ne yapmışlar; bizi başka şekillerde tutsak etmeye çalışmışlar. O şekiller de nedir? İstanbul’u işgal etmişler mi etmişler. Ama İstanbul’da durmamışlar. Niye durmamışlar? Duramayacaklarını bildikleri için. Ama bu basit bir terkediş değil onlar için. ‘Acaba ben bu milleti kafalarda, ayaklarda, yaşam tarzlarında tutsak edebilir miyim’ demişler. Neden? Nasıl inanırsanız öyle yaşarsınız” dedi.
“ADETA FORMAT ATILAN, SİLİNEN BELLEĞİ YENİDEN VAR ETMİŞ OLUYORLAR”
“Bizi kültürleriyle tutsak etmeye çalıştılar” diyen Erdoğan şunları söyledi:
“Müziklerinden yemeklerine, kıyafetlerine, bütün yaşam tarzlarına kadar. Türkiye’de yıllarca müzik derslerinde blok flüt çalınmasının sebebi basit bir şey değildir. Veyahut da beden eğitim derslerinde ritmik jimnastiğin öne çıkarılmasının sebebi basit bir şey değildir. Buralarda bizim kendi sporlarımızın, müziklerimizin, müzik enstrümanlarımızın, kendi kültürel öğelerimizin yer alması demek, bir milletin bağımsızlığının gerçek manada korunması, sahiplenilmesi demek. Onun için bu çıktığımız yolda geleneksel sporlar ve merkezinde okçuluk yolculuğunda görüyoruz ki buraya gelen çocuklarımız, burada spor yapan çocuklarımız sadece spor yapmış olmuyorlar aynı zamanda dimağlarında kültürel kodlarıyla, hafızalarıyla çok sağlıklı bir ilişki, iletişim kuruyorlar. Adeta format atılan, silinen belleği yeniden var etmiş oluyorlar.”
Haber:Cumhuriyet