Independent Türkçe’den Cihat Arpacık’ın haberine göre, Türkiye’nin 2019 yılında hazırlanan “Pandemik İnfluenza Ulusal Hazırlık Raporu’nda “Termal kameralar ile tarama yapmanın, damlacık yoluyla yayılan bir enfeksiyon için çok fazla etkili olmayan bir yöntem olduğunun bilindiği” ifadeleri yer aldı.
Raporda, termal kameralarla yapılan taramanın risk iletişimi açısından Şiddetli Akut Solunum Yolu Sendromu (SARS) salgını sırasında Güney Asya ülkelerinde tecrübe edildiği belirtilerek, Influenza salgını sırasında Türkiye’deki giriş kapılarında ateş taraması yapılmasında kullanıldığı ifade edildi.
Şu anda dünya genelinde 700 bini aşan vakanın yaşandığı Koronavirüs (Covid-19) salgınında da Türkiye dahil pek çok ülkenin aldığı önlem termal kameralarla tarama yaptı. Termal kameralar vücut sıcaklığını ölçelerek ateşi olan kişileri tespit edebiliyor. Ama hastalığın kuluçka süresinde henüz semptom vermeyenleri tespit etmesinin zor olduğu biliniyor.
“TERMAL TARAMA ETKİNLİĞİ SINIRLI”
Ulusal Pandemi Hazırlık Planında, çok riskli ve yurt dışından bulaşacak bir hastalığa karşı bir an önce önlem alınmasına yönelik termal tarama yönteminin kullanılmasının etkinliği sınırlı da olsa kullanılabileceği belirtildi.
DOMUZ GRİBİ SALGINI
‘Domuz gribi’ olarak da bilinen influenza salgını 12 Nisan 2009’da tespit edilmiş, Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) bu durumu pandemi olarak ilan etmesinin ardından Türkiye’deki ilk vaka 2 ay sonra, 18 Haziran 2009’da görülmüştü.
2009-2010 arası Türkiye’de toplam 13 bin 691 domuz gribi vakası tespit edildi. Hastalananlardan 656’sı ise hayatını kaybetti. 40. haftadan itibaren hastalığın arttığı gözlenirken hastalık 47. haftada ise pik yaptı.
“HIZLI TANI TESTLERİ YETERSİZ KALACAK”
Geçen yıl hazırlanan raporda hızlı tanı kitlerinden de bahsedildi. Bu testlerin çok fazla kullanıldığının belirtildiği raporda “Özellikle özel sağlık kuruluşlarının bir kısmı tarafından kullanılan bu hızlı tanı testlerinin validitesi (duyarlılık ve özgüllükleri) yetersiz olup influenza virüsünün alt tiplerini belirlenmesinde faydalı olmamıştır. Yeni bir pandemi durumunda, yeni bir virüs 16 alt tipi ortaya çıkacağı için hızlı tanı testlerinin duyarlılık ve özgüllükleri net olamayacaktır. Bu nedenle Sağlık Bakanlığı tarafından belirlenmiş kriterlere sahip hızlı tanı yöntemleri yayımlanan algoritmalara uygun olarak kullanılmalıdır” denildi.
GÖNÜLLÜ KARANTİNA
Raporda, sosyal mesafeyi arttırmak için alınacak önlemler de sıralandı. O önlemlerden biri “Hastalık belirtileri olan kişilerin gönüllü olarak evde kalmalarının sağlanması.”
Raporda yer alan diğer önlemler ise şöyle:
Çocukların bir araya gelmesini azaltacak diğer önlemlerle birlikte (okul sonrası aktiviteleri kısıtlama) eğitim ve öğretime ara verilmesi.
Erişkinlerin bir araya toplanmasını azaltmak için toplum tabanlı önlemlerin alınması.
Halka açık alanlarda hastalık belirtileri olan kişilere cerrahi maske dağıtılması.
Etkilenen bölgedeki toplumun tamamının günde en az bir kez ateş ölçmeleri konusunda teşvik edilmesi
Ambulans destekli acil çağrı telefon hatlarının kullanılması
Bulaşma riskini azaltmak için ayrı girişi olan influenza poliklinikleri kurulması.
Kaynak:Yeniçağ