IŞİD’in infaz eylemlerinden çekinen savunmasız Türkmenler, saldırı sonrasında ev ve işyerlerini geride bırakıp Türkiye’ye ulaşmak için yola düştü. Terör örgütü IŞİD geçtiğimiz cumartesi günü Suriye’nin kuzeyindeki Türkmen köylerine saldırdı. 10 kişi öldü, çok sayıda yaralı var.
Suriye’deki saldırılarına hız veren terör örgütü IŞİD, ülkenin kuzeyindeki Halep kentiyle çevresini hedef aldı. Örgüt, pek çok Türkmen köyünü ele geçirdi. Saldırı yüzünden her şeyi geride bırakarak kaçan Türkmenler’in Türkiye’ye ulaşmaya çalıştıkları bildiriliyor. 30 Mayıs Cumartesi gecesi saldırıya geçen IŞİD militanlarıyla bölgedeki isyancılar arasında şiddetli çatışmalar yaşandığı belirtildi. Yerel kaynaklardan aktarılan bilgilere göre IŞİD, Halep çevresinde Soran Azaz kasabası ve pek çok Türkmen köyünü ele geçirdi. Saldırılar sırasında 10 kişinin öldüğü, çok sayıda Türkmen’in de yaralandığı iddia edildi. IŞİD’in infaz eylemlerinden çekinen Türkmen siviller, saldırı sonrasında evlerini ve mallarını geride bırakarak çevredeki nispeten daha güvenli olan yerleşim birimlerine sığındı. Bazı Türkmenlerin ise Türkiye’ye ulaşmak için yollara düştüğü söyleniyor.
Büyük bir göç olabilir
Suriyeli Türkmen aktivistlerden Tarık Sülo Cevizci, saldırıların devam etmesi halinde Türkiye’ye yönelik bir göç dalgasının oluşabileceğini söyledi. Onlarca Türkmen ailenin terör örgütü IŞİD’in işgalinin genişlemesi halinde Türkiye’ye sığınmak isteyeceği tahmin ediliyor. Türkmen aktivist henüz konunun Türkiye ile ele alınmadığını da sözlerine ekledi. IŞİD’in önceki gün ele geçirdiği yerleşim birimlerinden sonra 10 kilometre kuzeydeki Azaz’a ulaştığı ve burada çatışmaların yoğunlaştığı açıklandı. Türkiye’nin Kilis sınırı yakınına 20 dakika uzaklıkta bulunan Azaz, sınıra erişim bağlamında büyük stratejik öneme sahip bulunuyor. Suriye içinde rejimle mücadele eden muhalifler açısından da Azaz önemli bir kasaba olma özelliği taşıyor. Şam Cephesi’nin (El Cephet’uşŞamiyye) basın sorumlularından Ahmed Muhammed ise “IŞİD’in kuzeydeki ilçelere saldırması halinde bölgede büyük bir göç dalgası yaşanabilir” dedi.
Mustafa: Üzerimizde uluslararası oyun var
Suriye Türkmen Meclisi Başkanı Abdurrahman Mustafa, bazı ülkelerin Türkmenlerin birlik ve beraberliğini bozmak için harekete geçtiklerini söyledi. Moskova ve Kahire’de yapılan toplantılara yetkili olmadıkları halde bazı Türkmen isimlerin çağrıldıklarını açıklayan Mustafa, bu konuda Meclis olarak karar aldıklarını ve yetkilendirmedikleri kimselerin uluslar arası toplantılara gidemeyeceğini söyledi. Mustafa, “Bundan böyle Suriyeli Türkmenleri her önüne gelen kişi temsil edemeyecek. Meclis olarak böyle bir karar aldık” dedi.
Kabul etmiyoruz
Suriye’de soruna çözüm arandığı günlerde art arda uluslar arası toplantılar düzenlendiğine dikkat çeken Mustafa, bu toplantıların amacının Suriyeli muhalifleri bölmek olduğunu anlattı. Abdurrahman Mustafa, Türkmenler üzerinde de oyunlar oynadığını ifade etti. Rusya’nın muhaliflere baskı yaparak Suriye lideri Beşar Esad’ın istediği çözüme uygun karar aldırmaya çalıştığını kaydeden Mustafa, şöyle konuştu: “Herkes Suriye’deki muhalefeti dağıtmak istiyor. Bir çok ülkede konferans düzenleniyor. Moskova’da, Kahire’de toplantılar yapıyor. Burada Suriye Türkmen Meclisi dışında bir takım şahıslar Suriye’deki Türkmenleri orada temsil ettiğini söylüyor. Suriye Türkmen Meclisi’nde eskiden görev almış kişiler de Suriye Türkmenlerini temsilen açıklama yapıyor. Biz bunu kabul etmiyoruz.”
Gözler Riyad’da
Türkmenlerin uluslar arası arenada Cenevre toplantısı ile birlikte meşruiyet kazandığını vurgulayan Mustafa, bu kazanımı korumak ve geliştirmek için çalıştıklarını bildirdi. Ramazan ayından sonra Suudi Arabistan’ın Başkenti Riyad’da düzenlenecek bir toplantıya katılacaklarını ifade eden Mustafa, “Cenevre’de görüşmelerin ardından Suriye Türkmenlerinin uluslararası denklemde bir yeri oluştu. Riyad’da Suriye’deki muhaliflerin katılacağı bir toplantı gerçekleştirilecek. Muhalefetin tamamı birer temsilci gönderecek” dedi.
Babanın çaresİzlİğİ
Rıza Muhammed, IŞİD zulmünden kaçan on binlerce Türkmen’den sadece biri. Saddam döneminde Irak Ordusu’nda albay olarak görev yapan Rıza Muhammed, 7 çocuğu ve eşiyle birlikte Gaziantep’teki bir kampa sığındı. Çocuklarından 18 yaşındaki kızı Emire doğuştan spastik ve felçliydi. Emire’yi yanına alarak tedavi olması için Ankara’ya gitti. Mamak’ta bir ev tuttu. Ancak Rıza Muhammed’in mülteci kimliği yok. Dolayısıyla kızının ilaçlarını alamıyor çünkü bunun için yeşil reçete gerekiyor. Emire’nin krizi tuttuğunda eli kolu bağlanan baba Rıza Muhammed şunları söyledi: “Kızım zaman zaman panik atak geçiriyor, vücudu kasılıyor. Kriz sırasında Diazem adlı ilacı kullanmak zorunda. Irak’tan kaçarken getirdiğimiz stok tükenmek üzere. Elimizde son 2 kutu Diazem kaldı. Bunlar bittiğinde ne olacak bilemiyorum? Kimliğimiz ve sağlık güvencemiz yok. Yeşil reçete olmadan bu ilacı temin edemiyorum.”
Haber:Yeniçağ Gazetesi