Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Ayasofya’da ilk cuma hutbesini okudu. Minbere çıkan Erbaş’ın elinde kılıç olması dikkat çekerken, kılıcın ne anlama geldiğine ilişkin tartışmalar da başladı.
Erbaş’ın bu davranışını Dokuz Eylül Üniversitesi öğretim üyesi, tarihçi Prof. Dr. Hakkı Uyar’a sorduk.
“Erbaş kılıçla çıkarak aslında bize ‘fetih geleneği bitmedi’ mesajı veriyor” diyen Uyar, “Cumhuriyet öncesine bir gönderme, Osmanlı’yı referans alma söz konusu. Atatürk’ün ‘Yurtta barış dünyada barış’ sözü ile de ters düşmedir. ‘Biz Cumhuriyet’i değil Osmanlı’yı referans alıyoruz’ deniliyor. Reklam arası tespitinin bir başka göndermesi olarak bakmak lazım. Atatürk 1923’te ‘Türkiye bir fetihçi devlet olmayacaktır’ dedi. Onlar olacak diyor” tespitlerinde bulundu.
Cumhuriyet.com.tr’ye konuşan Uyar şunları söyledi:
“Kılıç hakkı dinsel terminolojide kullanılan bir deyim. Bununla birlikte modern dünyada yeri yoktur. Dinselliğin egemen olduğu Ortaçağ toplumuna aittir. Endülüs’te İspanya’nın yaptıklarını eleştiriyoruz ya da İsrail’in Kudüs’te yaptıklarını…. Modern dünya dinsel hoşgörünün olduğu, fetih geleneğinin bittiği bir dünyadır. Nitekim Atatürk, Osmanlı ile Cumhuriyet ayrımını şu şekilde yapıyor:
13 Ocak 1923 tarihinde İzmit’te İstanbul gazetecilerine İzmir’de toplanacak olan Türkiye İktisat Kongresi’ni haber verirken, “Yeni Türkiye devleti temellerini süngü ile değil, süngünün de dayandığı iktisat ile kuracaktır. Yeni Türkiye cihangir (fetihçi) bir devlet olmayacaktır. Ama, yeni Türkiye devleti bir iktisat devleti olacaktır” .
Osmanlı ile Cumhuriyet arasındaki temel fark budur. Atatürk, Türkiye’nin çağdaş dünyanın ve insanlık aleminin saygın bir üyesi olmasını istiyor.Bir uzlaşma eseri ve sekülerleşme/laikleşmenin bir parçası olarak Ayasofya müze oluyor.
Cumhuriyet öncesine bir gönderme, Osmanlı’yı referans alma söz konusu. Atatürk’ün ‘Yurtta barış dünyada barış’ sözü ile de ters düşmedir. ‘Biz cumhuriyeti değil Osmanlı’yı referans alıyoruz’ deniliyor. Reklam arası tespitinin bir başka göndermesi olarak bakmak lazım. Atatürk 1923’te ‘Türkiye bir fetihçi devlet olmayacaktır’ dedi. Onlar olacak diyor.”