Acıbadem’deki TİBAŞ sitesinin Üsküdar Belediyesi’ne şartlı devrettiği arazi, Üsküdar Belediyesi tarafından bedelsiz olarak 49 yıllığına Aziz Mahmud Hüdayi Vakfı’na devredildi. Arazinin devir şartı belediye hizmet birimleri ve park yapılmasıydı. Tarikatın hizmet biriminden anladığıysa araziye tarikat yurdu yapmak oldu.
Bina hem arazinin bağışlanma şartlarıysa imara aykırı durumda. TİBAŞ bu sebeplerle 2 ayrı dava açıldı; bunlardan biri imarın iptali diğeriyse ruhsatın iptali davası. Dava sonucunda yürütmeyi durdurma ve inşaatın mühürlenmesi kararı çıkmıştı. Üsküdar Belediyesi mühürleme kararını uygulamaya direnince İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından mühürleme yapılmış ve yürütmeyi durdurma kararı binaya asılmıştı.
Hukuk çerçevesinde mücadele etmeye kararlı olan mahalle sakinleri tarikat inşaatına devam etmek için mührün kırılıp inşaatta çalışmanın devam etmesi ve mühürlü inşaata iskân alındığını öğrenmeleri üzerine tepki gösterdi.
Cumartesi günü Acıbadem TİBAŞ Parkı Gönüllüleri bir basın açıklaması yaptılar. Basın açıklamasının tam metni şöyle:
TİBAŞ KAÇAK İNŞAAT ÖNÜ
26 Mart 2017’de Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen, TİBAŞ vakfı tarafından park ve belediye hizmet alanı olarak bağışlanan kamusal alanımıza, bağışlanma koşuluna uygun olarak Acıbadem Kültür Merkezi ve Park yapacağını söyleyerek Şehit Mete Sertbaş Parkı ve Acıbadem Kültür Merkezi için temel atma töreni yapmıştır.
Ancak daha sonra Üsküdar belediyesi, halktan gizli, hukuksuzca TİBAŞ kamusal alanımızı, Aziz Mahmud Hüdayi vakfına 49 yıllığına bedelsiz tahsis etmiş ve kültür merkezi adı altında kız öğrenci yurdu yapımına izin vermiştir.
Bu durumu gören TİBAŞ Park Sitesi sakinleri hemen dava açmış ve 10.05.2018 tarihinde T.C İstanbul 5. İdare mahkemesi ‘belediye hizmet alanı olarak bağışlanan alandaki inşai faaliyetler için, planlama esaslarına, şehircilik ilkelerine, mevcut mevzuata ve kamu yararına uygun olmadığı gerekçesiyle’ yürütmeyi durdurma kararı vermiştir. Mahkeme kararına rağmen devam ettirilen inşaat, ancak mahalle sakinlerinin çabaları sonucunda Üsküdar Belediyesi tarafından mühürlenmesi ve tüm inşaati faaliyeti durdurulması sağlanmıştır. Ta ki Üsküdar belediyesi devreye eski İstanbul Büyükşehir Belediyesini (İBB) sokuncaya kadar. Eski İBB yönetimi hemen kaçak inşaatı yasallaştırmak için; Nazım ve Uygulama İmar Planında değişiklik kararı almıştır. Mahalleli bu plana itiraz etmiş fakat bütün bu itirazlara rağmen, plan değişikliği, 13.07.2018’de eski İBB Meclisinde oy çokluğu ile kabul edilmiştir.
Bu plan değişikliği üzerinden yapıldığı iddia edilen ama yeni planın dahi sınırlarını aşan projeye Üsküdar Belediyesi 10.01.2019’da ruhsat vermiş ve kaçak inşaatın yeniden başlamasının önünü açmıştır.
Bu süreçte hem eski İBB’nin yaptığı plan değişikliğine, hem de Üsküdar Belediyesinin vermiş olduğu ruhsatın iptali için davalar hemen açılmıştır.
Açılan davalar tamamlanmadan kaçak inşaatı bir an evvel bitirmek için inşai faaliyetlere bütün hızıyla devam edilmiştir
Yeni İBB yönetimi yapmış olduğu çalışmalar sonucunda Eski İBB meclisinde oy çokluğu ile kabul edilen yeni plana dahi uyulmadığını yerinde tespit etmiştir. Bunun üzerine İBB, Üsküdar Belediyesine verilen ruhsatların iptal edilerek kaçak inşaatın durdurulması ve kat fazlalıklarının yıkılması için yazı göndermiştir. Ancak Üsküdar Belediyesi gereğine dair hiçbir işlem yapmamıştır.
Bu arada, TİBAŞ sakinleri tarafından ‘ruhsat iptali’ yönünde açılan davada İstanbul 7.İdare mahkemesi, 25 Aralık 2019’da yürütmeyi durdurma kararı vermiştir. Üsküdar Belediyesi, gene hukuku hiçe sayarak mühürleme işlemini yapmamıştır.
İBB mahkeme sürecinden bağımsız olarak, daha önceden başlatmış olduğu inceleme sonucunda kaçak inşaatı 10 Ocak 2020’de mühürlemiştir.
Kaçak İnşaatın mühürlenmesine rağmen inşai faaliyetlere devam edildiği mahalle sakinleri tarafından tespit edilmiş, gerek 155, gerekse 153 aranarak durum yetkililere bildirilmiştir. Bu şikâyetler sonucunda 31 Ocak 2020’de İBB yetkilileri gelerek kaçak inşaatta inşai faaliyetlerin devam ettiğini yerinde tespit edip tutanak tutmuştur.
Aynı zamanda da gene usulsüz bir şekilde Üsküdar Belediyesi’nin henüz tamamlanmamış, oturuma hazır olmayan mühürlü binaya, 29 Ocak 2020’de apar topar iskân verdiğini öğrendik.
Bu arada 24 Ocak 2020’de, Aziz Mahmud Hüdayi Vakfı’nın yürütmeyi durdurma kararına itirazı üzerine 4. Bölge İdare Mahkemesi, 7. İdari mahkemenin almış olduğu yürütmeyi durdurma kararını alakasız bir gerekçe ile ‘iptali’ yönünde karar almıştır.
4.Bölge İdare Mahkemesinin, 7. İdari mahkemesinin vermiş olduğu yürütmeyi durdurma kararının ‘iptal edilmesi’ ara kararı; İBB’nin yapmış olduğu mühürleme işleminin dışındadır. Bu ara karar hukuki olarak İBB’nin mührünü kaldırmaz. Kaldı ki 4.Bölge İdari Mahkemesi İBB’ye mührünü kaldırması gerektiği yönünde herhangi bir istemde de bulunmamıştır, dosyayı tekrar karara bağlanmak üzere 7.İdari mahkemeye göndermiştir ve dava süreci devam etmektedir.
Yani iki süreç birbirinden bağımsız olarak devam ediyor, İBB’nin mührü hala geçerlidir. 4.Bölge İdari Mahkemesinin ara kararı İBB’nin görevini yapması önünde herhangi bir engel teşkil etmemektedir.
Üsküdar Belediyesi’nin vermiş olduğu iskân, 03 Şubat 2020’de İBB tarafından iptal edilerek, kaçak inşaatın su, elektrik ve gazının kesilmesi için işlem başlatılmıştır.
Ancak mühürlenmiş inşaatta inşai faaliyetler bütün şikâyetlerimize rağmen hala devam etmekte olup suç işlenmektedir!
01 Şubat Cumartesi inşai faaliyetlerin hızlanması üzerine mahalleliler olarak kaçak inşaat önünde oturma eylemi yaparak, içeriye işçilerin girmesini engellemeye çalıştık. Bu arada kaçak inşaata girmeye çalışan vakıf yetkilileri, 03 Şubat Pazartesi günü için öğrencileri yurda yerleştireceklerini söylediler. Ancak haklı ve yasal eylemliliklerimiz sonucunda bu gerçekleşmemiştir.
Bu süreçte İBB yetkilileri de gelerek mühürledikleri ve iskânını iptal etmiş oldukları kaçak yapıdaki inşai faaliyetlerini denetlemek istediler. Fakat inşaat alanına girmeleri emniyet güçleri tarafından engellendi.
06 Şubat Perşembe günü İBB yetkilileri tekrar gelerek denetleme görevlerini yapmak üzere kaçak inşaata girdi. Ancak İBB’nin görevini yapması yine emniyet güçleri tarafından engellendi. Bu durum tutanak altına alınarak kamuoyu ile paylaşıldı.
Son gelişme olarak bugün 8 Şubat 2020 Cumartesi saat 10.00-11.30 arasında, İSKİ ve İGDAŞ ‘tan gelen görevlilerin mühürlü kaçak binaya girerek görevlerini yapmaları, kaymakamlıktan belge getirmedikleri bahanesi ile emniyet yetkilileri tarafından engellenmiştir. Bu durum da tutanak altına alınarak kamuoyu ile paylaşılmıştır.
Büyükşehir Belediye Yasasının 5216-11. maddesi der ki; ilçe belediyesi görevini yapmazsa İBB denetler ve gereğini yapar.
Bizlerde diyoruz ki İBB’nin görevini yapması engellenemez.
Yasa gereği İBB’nin kaçak inşaatı denetleme görevi vardır.
İBB’nin görevini yapmasını istiyoruz!
Üsküdar Belediyesi Başkanı Hilmi Türkmen başta Acıbadem olmak üzere Üsküdar ilçemize vermiş olduğu kamusal zararların hesabını adalet önünde verecektir…
Ve bizler diyoruz ki kamusal alanlarımıza, parklarımıza, deprem toplanma alanlarımıza göz dikenlere karşı mücadelemizi kararlılıkla devam ettireceğiz.
İBB görevini yapıncaya kadar nöbetimiz devam edecektir.
ACIBADEM TİBAŞ PARKI GÖNÜLLÜLERİ