Hükümete yakın Yeni Akit gazetesi yazarı Abdurrahman Dilipak, “yandaş” ifadesinin kullanılmasından rahatsızlık duyduğunu belirtti.
Abdurrahman Dilipak, “Yandaş’ olmak!”başlıklı yazısında, “Birilerini yıpratmak için bulunan yeni sıfatlar var. Bunlardan biri de ‘yandaş’. Ya da ‘Candaş’. Bir şeyi beğenmek, sevmek, desteklenen her zaman ‘…cı’ şeklinde tanımlamayı gerektirmez. Bir söz ya da eylemini beğeniyorsunuz, başka bir söz ya da eylemini beğenmeyebilirsiniz. Ya da yarın, adam başka yere savrulur ve o değerlerinden saparsa siz de desteklemezsiniz olur biter” ifadelerini kullandı.
“Bana göre, gazeteci olarak durmamız gereken yer ‘bu milletin alamet-i farikası olan inanç ve tarih değerlerine bağlı ana akımı temsil eden, mütedeyyin insanların vicdanlarının sesi olmak’ gerek” diyen Dilipak şunları yazdı:
“Hakk’ın ve halkın gören gözü, işten kulağı, tutan eli, haykıran sesi olmak gerek. ‘Yandaş’ bir suçlama. Körü körüne bir bağlılık gibi, körü körüne bir düşmanlıkta aynı şey aslında. Bir topluluğa olan öfkemiz, bizi onlar hakkında adaletsizliğe sevketmemeli.”
“SAĞCI, SOLCU, KEMALİST, SOLCU-SOSYALİST, IRKÇI KİŞİLER”
Abdurrahman Dilipak, “Aslında ‘yandaş’ olmak, taraf olmak değil, ‘taraftar’ olmak gibi bir şey” dedi. Dilipak’ın “Birileri birilerini aşağılamak, damgalamak için ona bir sıfatı yapıştırıyor ve yandaş ilan ediyor.. Aslında bunu yapanlar yandaş. Sağcı, solcu, Kemalist, solcu-sosyalist, ırkçı kişiler” sözleri dikkat çekti.