Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Slovenya, Slovakya ve Romanya’yı kapsayan 3 günlük gezinin ardından dönüş yolunda uçakta gazetecilere konuştu. Milliyet’ten Serpil Çevikcan, Erdoğan’ın açıklamalarını derledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ana muhalefete muhalefet yapması dikkat çekti.Kılıçdaroğlu için söylediği,‘Hükümetin kesinti sonrası söylediği ülke güvenliği ve bütünlüğünü sağlamak, görev tanımınızda var mıdır?’ Başka bir dünyada yaşıyor. Başbakanlığım döneminde bu tanımları biz defaatle yaptık. Siyasi gelişmeleri veya hükümetin çalışmalarını takipten bu kadar uzak bir insan olamaz. ‘Bir ülkenin milli istihbarat teşkilatı, vazifesi olmayan işlerle uğraşırsa, cumhuriyetin savcılarının odası davul zurnayla basılır’ diyor. Şu ifadeye bak. Şu anda davul zurnayla ana muhalefetin başı sokaklarda dolaşıyor. Bu ifadelerden ben onu anlıyorum. Bu kadar çirkin ve çılgınca bir yaklaşım. Bakın çok enteresan, ‘toplumda hangi görüşten olursak olalım, hangi inançtan olursak olalım, teröre karşı ortak tavır sergilemek zorundayız’ diyor. Peki cenaze günü neredeydin? Bir milli birlik gösterisi yapsaydın. Niye yoktun? Cevabını vermen lazım.
sözleri tarafsız cumhurbaşkanlığını bir kere daha sorgulatacak nitelikteydi.
BERKİN’İN MEZARINA DEMİR BİLYE ATAN MALUM
‘Teröre lanet okumak hepimizin ortak görevi olmalıdır. Bir savcının katledilmesi, hele hele Berkin Elvan üzerinden katledilmesi hiç kimsenin içine sindireceği bir olay değildir’ diyor. Berkin Elvan’ı, ‘bakkala ekmek almaya gidiyor’ diye tanımlayan sen değil miydin? Ekmek almaya gittiğine dair bir belgen var mı? Biz, emniyetin tüm belgelerini açıkladık. Elinde sapanla, demir bilyeyle terör örgütünün içerisinde nasıl resimlerinin çekildiği, hepsi açıklandı. Fakat bakın hâlâ bunu istismara devam ediyor. Onu asıl istismar eden sen oldun. Mezarına demir bilye atan malum. Hepsini gördük. Şimdi bunu bile şu anda hâlâ istismar ediyor. Ama öbür tarafta Burak Can’ın ne annesi ne babası kalkıp bu işin istismarını yapmadı. Aynı örgüt o gün Burak Can’ı şehit etti Okmeydanı’nda. O da bir insanlık dersi verdi. Aynen Özgecan’ın babası gibi. Bakın herhangi bir ses duyulmadı.
TAHRİK EDİYORLAR
Bakın, terör anında Che Guevara’nın beresiyle görüntü verenler bile oldu. Silah, savcımızın başına dayanmış vaziyette. Ya bunu mu savunuyorsun? Bu nasıl bir muhalefet anlayışıdır? İstanbul Baro Başkanı da o şekilde pozlar vermişti. Bunlar tahrikten başka bir şey değil. Bu tür tahriklere prim vermemek lazım. Diğer muhalefet partisinin başkanı (MHP lideri Devlet Bahçeli’yi kastediyor) zehir zemberek bir açıklama yapıyor. Terörü lanetliyor ama, ‘Berkin Elvan bir kez daha katledilmiştir’ diyor. Nasıl katledilmişse?
POLİSLERİ KUTLUYORUM
Savcımız şehit edildiği esnada, silah sesleri üzerine içeri girerek teröristlere gereğini yapan polis kardeşlerimi ve güvenlik teşkilatını kutluyorum. Görevlerini tam hakkıyla yerine getirmiştir. İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nü tarayan bir kadın teröristi yine polislerimiz öldürmüşlerdir. Onlara destek noktasında bir gençlik platformu da oralardayken yandaki vergi dairesine kaçan birini de yakalıyorlar. Yaralı vaziyette hastaneye götürüyorlar.
FOTOĞRAFI YAYIMLAMAK İHANET:(Savcının başına silah dayalı fotoğrafın bazı gazetelerde yayımlanmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?) Şu anda Türkiye’de basında özellikle patron takımının hâlâ kavramak istemediği, uzak durduğu bir şey var. Bu ülkede milletin hayrına olan şey nedir, ne değildir bunu gözetmiyorlar. Dediğiniz türden bir görüntü Allah aşkına sosyal medyada, gazetelerde yayımlanabilir mi? Bu bir ihanettir ya. Savcının günahı ne? Görevi, önüne gelen dosyaya bakmaktır. Savcı, Berkin Elvan’ın faili midir? Tam tersine, o olayın failini bulmaya yönelik bir davayla ilgilenen bir savcıya o tür bir hareket yapılamaz. O tür bir hareketi yapana adeta sahip çıkan ne siyasetçi, ne medya hiçbir zaman vatansever olamaz.
TÖRENE SOKMAZDIM
Medya patronlarına da bu noktada, Başbakan, Adalet Bakanı, İçişleri Bakanı sizi aradığı zaman mı siz yayından kaldıracaksınız? Yani şimdi ben Cumhurbaşkanı olarak kalkıp Slovakya’dan Türkiye’yi arayacağım, ‘bunlar yayından kalksın’ diyeceğim olur mu? Ben fotoğrafı gördüğüm anda irkildim. Ne var ki kimileri insafsızca bunu yapabiliyorlar. Halbuki bunların on yıllara dayanan tecrübesi var. Anında kesip atmaları lazım. Maalesef yayınladılar. Birileri de (Kılıçdaroğlu’nu kastediyor) utanmadan, ‘basını oraya sokmadılar’ diyor. Niye cenaze merasimine sokacak, niye? Siz o şehidin faillerini o fotoğraf karesiyle faş edeceksiniz. Bunu faş edenleri de kalkıp cenaze törenine sokacaklar. Ben de olsam sokmazdım.