CHP’den ayrılarak parti kuracağı öne sürülen ancak “Hareket başlatacağım” diyen Muharrem İnce, Ankara’daki Çukurambar’daki Holiday İnn Otel’de açıklamalarda bulundu. Konuşmasına Ahmed Arif “Hasretinden prangalar eskittim” şiiriyle başlayan İnce’nin açıklamasında öne çıkan başlıklar şunlar:
“Türkiye’yi bu noktaya lider partileri getirmiştir. Türkiye’nin iktidar ve muhalefet sorunu aynı anda vardır. Bu kötü gidişattan CHP de nasibini almıştır. CHP tarihinde ilk defa grup başkanvekilleri seçimle gelmiyor. CHP ile özdeşleşmiş ön seçim artık yok.
CHP önce kendi gücüne, kendi evlatlarına güvenmelidir. CHP İçişleri’de dilekçeyle başvurarak kurulmuş parti değildir. CHP’den ayrılsam bile CHP’yi kurtarmak için ayrılırım. Tıpkı Atatürk’ün İstanbul’u kurtarmak için Ankara’ya gitmesi gibi…
Türkiye’nin sorununu ne tek adam iktidarı, ne tek adam muhalefeti çözebilir. Türkiye seçeneksiz değildir, Saray rejimine mahkum değildir.
Biz Türkiye’ye yeni bir seçenek sunuyoruz. Bugün başlattığım hareketin adı ‘1000 Günde Memleket Hareketi’dir. Bu hareket gücünü, yönünü, finansmanını milletten alacak. Bu hareketi 4 Eylül’de Sivas Kongresi’nin yıl dönümünde Sivas’ta başlatacağız.
Dolar 7,20’leri aşarken, hukuk çökmüşken, bu millet acılarla boğuşurken yola çıkmanın tam zamanıdır. 4 Eylül’de memleket hareketini başlatacağız. Bu toprakların en büyük devrimcisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk’tür. Bizim hareketimizde Atatürk düşmanlarına yer olmayacaktır.
Bin günde memleket hareketi endüstri 5.0’ı izleyecek, uygulayacak, gençlerin yenilikçi düşüncelerine öncelik verecektir. Bütün bu anlattıklarımın içinde bir Cumhuriyet öğretmeninin haklı talepleri vardır. Yakında alanınında uzman arkadaşlarımızla yollara düşeceğiz.
Bütün bu anlattıklarımın içinde bir cumhuriyet öğretmeninin ülkesi ile ilgili güzel düşleri vardır ama bunun içinde milletin haklı talepleri de vardır. İleride size tanıtacağım, alanında uzman, memleket işlerine kafa yoran arkadaşlarımla birlikte yollara düşeceğiz, Allah yardımcımız olsun.
Türkiye tarihinin en zor dönemlerinden birini, yaşıyor. 18 yıllık iktidar, Türkiye’nin sorunlarını çözmediği gibi yeni sorunları da maalesef eklemiştir.
Mühürsüz oy pusulaları ile kabul edilen Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemi ülkenin sorunlarını daha da derinleştirmiştir. Yargı bağımsızlığı kalmadığı gibi mülk çökmüştür. Yargı iktidarın sopası haline gelmiş, yargısız infazlar yerini yargı yoluyla infazlara bırakmıştır.
Devlette kurum ve kurallar çökmüş, tek adamın buyruklarını uygulayan bir mekanizma ortaya çıkmıştır.
İki yıldır arkadaşlarım kırıldı, uykusuz geceler geçirdim. Seçim gecesi neredeydim? Bitmedi bu, anlatayım. Zonguldak’a mitinge gidiyorum. Bartın milletvekilimizi görevlendirdim, öğrendim ki yeni listeye konmamış, tek gerekçe İnce’ye yakın olması. Ben hangi moralle miting yapacağım. TV’lerde bir Kemal Bey’in reklamı bir benim reklamı. Kılıçdaroğlu’nun reklamını neden veriyorsunuz, aday değil ki, talimat veriyorlar reklamlarımı kesiyorlar. Bu psikoloji altında bana miting yaptırıyorlar. Moralimi bozmak için ellerinden ne geliyorsa yapıyorlar. Bilboard’lara afişlerimiz az asıyorlar. Seçim gecesine geldik. Bana bilgi verin diyorum, bilgi vermiyorlar. Bilgi yok, nasıl çıkacağım milletin karşısına. Sabah oldu, tutanakları aldınız mı dedim, aldık. Teşekkür edelim dedik. YSK’ya yazı yazdım, CHP kaç sandıkta gözlemci vermemiş. 13 bin sandıkta gözlemci yok. 4 milyon oy yapar bu. 4 milyon oyu sokağa bırakmışlar. Erdoğan kaç oy az alsa ikinci tura kalacaktır. 1 milyon 300 bin oy. Gece yarısı çıktı bizim genel başkan yardımcıları seçim ikinci tura kaldı dediler, nereden biliyorsun. 4 milyon oyu sokağa bırakmışlar, benden yalan söyleyip milletin karşısına çıkmamı istiyorlar. Bana neredeydin diyenlerden özür diliyorum ama unutmayın ki bana veri vermediler.
“Partiyi bölüyorsun” deniliyor peki. Bu Cumhur İttifakı, bu Millet İttifakı, ben ayrılıp buraya mı geçiyorum. Ben Millet İttifakı’nın içindeyim, niye bölmüş oluyorum. Millet İttifakı’nın içindeysem bırakın bu da ayrı bir umut olsun. Futbolun kuralları ile basketbol oynayamazsınız. Parlementer sistem başkadır, 50+1 başkadır. Bölme olayı parlamenter sistemde olur. Parlamenter sistemde beraberlikte 1 puan vardır, 50+1’de bölme olmaz. İttifaklar var.
“Sizi saray mı destekliyor?”, beni saray destekliyormuş. Cumhurbaşkanlığı seçiminde, CHP’den kaç puan fazla aldı İnce? 8 puan. Bunu HDP, İYİ Parti, AKP, MHP’lilerden aldı. Erdoğan, AKP-MHP toplam oylarından daha az oy aldı. O oylar bana geldi. Ben AKP ve MHP’den oy alabilme ihtimali olan bir adamım. Sarayın beni desteklemesi mümkün değildir, mantıklı değildir. Bunu diyenler, CHP içindeki rant baronlarıdır. Kendi düzenleri bozulmasın diye bana atılan iftiralardır bunlar.
İstanbul’u, Ankara’yı bize Kürt vatandaşlarımız kazandırdı. Ama çıkıp bir teşekkür etmediler. Ama seçimden sonra CHP Kürt vatandaşlarımıza yürekten bir teşekkür edemedi. Ben yüreğimi açarak teşekkür ediyorum Kürt vatandaşlarımıza. Bu başarıyı küçümsemiyorum ama elimize taş basıyoruz, bu Erdoğan’ı cezalandırmak istiyoruz onun için size oy veriyoruz diyen Kürleri yok sayamazsın.
Kurultayda saygısızlık yapıldı, parti kuruyor. Biz çocuk muyuz arkadaşlar. 40 yıldır siyasetin içindeyiz. Bütün bunlar içinde en takmadığım konu bu. Delegelerin yanında oturmak şereftir. Bu siyaseti bilmeyen insanların yorumu. Umrumda değil. Milletin gönlünde neredeyim o önemli. Örgüt buna çok kızdı mı, evet. Ben hiç takmadım.
İzmir’de bir genç kardeşim bana hakaret etmiş. Onu anlıyorum üzülmesin, gelip seni bulacağım, seninle endüstri 5.0’ı konuşacağız.
Gölgede kalanların gölgesi olmaz, güneşe çıkanların gölgesi olur. Biz 4 Eylül’de güneşe çıkacağız. İkinci büyük açıklamamı da Cumhuriyet Bayramı öncesi yapacağım.”