İYİ Parti Sözcüsü Yavuz Ağıralioğlu, seçim sürecinde CHP ile yaptıkları ittifakla ilgili olarak “Biz ilkeler etrafında beraberdik, ilkeler etrafında ayrılık konuşuyoruz. Yani, ‘Canımız sıkıldı ayrılıyoruz, keyfimizden bir araya geldik’ demiyoruz. Diyoruz ki, ilkeli beraberlik, ilkeli ayrılık” dedi.
İYİ Parti Sözcüsü Yavuz Ağıralioğlu gündemde yer alan konulara ilişkin olarak CNN Türk canlı yayınında Dicle Canova’nın sorularını yanıtladı.
Canova’nın “Millet İttifakı’nın arasına HDP bir kara kedi olarak mı girdi?” sorusu üzerine Ağıralioğlu şöyle yanıt verdi:
“HDP şeytanlaşmak istemiyorsa, şeytanla arasına mesafe koyacak. Şeytan PKK. ‘Ben PKK ile arama mesafe koyamıyorum’ diyorsa HDP, o da şeytanlaşıyordur. Biz kimseyi şeytanlaştırmıyoruz. Şeytan belli. 1984’ten beri canımızı yakan bir cinayet şebekesi var. Bu memlekette iyilik duygusunun üstüne kezzap dökme teşebbüsüdür. Birliğimizi beraberliğimizi bunca suikastla birleştirmiş bir cinayet şebekesine şeytan demek kabiliyeti göstermemeyi şeytanlaşmak olarak görüyorum.
“‘BU DEVLETE KİMSE PARMAK SALLAYAMAZ’
Ağıralioğlu şöyle devam etti:
“Kimse seçilmiş olmak gibi bir payeyi suç işleme hürriyetine dönüştüremez. Bu memlekette, ben seçildim diye suç işlenemez. Seçilmişseniz seçilmişsinizdir. Kurallarla kayıtlarla idare ediliyor bu devlet. Burası çadır devleti değil. Bu devlete kimse parmak sallayamaz. Devletin tüm kuralları çok adil olmayabilir. Adil olmayan kuralları yine değiştirebiliriz. Hukuk kurallarımızın hepsinin adil olduğunu iddia edemeyiz. Ama kural adil değil diye devlete parmak sallamak, kural tanımazlık etmek anarşizmdir. Biz bu toprakları zor elimizde tuttuk. Bunu da en iyi bilmesi gereken CHP’dir.
Biz sınırlarımızın hemen altında bir PKK devletinin kurulması tehlikesi ile karşı karşıyayız. İçeride zaten çözüm sürecinden sonra kendisi lehine devletin milletin aleyhine kuvvetlenme imkanına dönmüş bir siyasal, bölücü dil var. Bunların hepsini topladığımız zaman CHP, devleti kuran irade olmak vasfıyla devletin bütünlüğüne kastetmiş herkese çok ciddi terbiye edici cümleler kurmalıdır. Öncelikle Leyla Güven’e, biz zaten kurarız, kuruyoruz. Bizim devletimize, milletimize milletimizin birliğine kastetmiş bir cinayet şebekesine yaslanıp bize cümle kurma cüretine zaten kızmamız normaldir.”
‘SİYASİ GELENEK OLARAK SÖYLÜYORUM’
Ağıralioğlu seçim zamanı da HDP ile temasların belli olduğunu hatırlatarak “O süreçte rahatsız olmadınız mı? diye sordu. CHP ile bir seçim birlikteliği yaptıklarını söyleyen Ağıraliolu şöyle yanıtladı:
“Ben seçim konuşmalarımın tamamında şöyle yaptım: Biz memleketin tamamından oy isteriz. Ama biz kimden oy istemediğimizi de söylemek zorundayız. Ben seçimde böyle gezdim. PKK’lılar bize oy vermeyecek dedim. Kandil’i selamlayanlardan oy istemiyoruz dedim. FETÖ’cüler bize oy vermeyecekler dedim. Bu memlekette şiddeti, terörü bir hak arama eylemine dönüştürenlerden oy istemiyoruz dedim. Yani seçimden önce bu konuda kulağımın üstüne yatsaydım, parti olarak bunu görmezden gelseydik, seçim sonuçları bittikten sonra da yalandan maraza çıkarıyor olsaydık bu soruya muhatap olabilirdik. Cumhur İttifakı’nda HDP onkolojik olarak MHP’ye, Millet İttifakı’nda da İyi Parti’ye mesafelidir. Siyasi gelenek olarak söylüyorum.”
‘CHP’NİN HER DEDİĞİNİ BEĞENMEK ZORUNDA DEĞİLİZ’
“Millet İttifakı bir seçim ittifakıydı ve bitti mi?” sorusunu ise Ağıralioğlu şöyle yanıtladı:
“Biz CHP’nin CHP bizim rehinimiz değil dedim. Bir kısmını makasladılar bu sözlerimin. Biz CHP’nin her dediğini beğenmek zorunda değiliz onlar da bizim her dediğimizi beğenmek zorunda değil. Demokrasiyi yaşanabilir kılan şey şu, farklılıklarımızı siyasal zenginlik sayacağımız bir iklim oluşturması.
Hassasiyetlerimiz doğrultusunda oluşturduğumuz bir beraberliğimiz var. Bu beraberliğin üzerimize yüklediği bir sorumluluk var. Milletimize verdiğimiz sözü namusumuz bileceğiz. Biz iktidar vizyonu olan bir partiyiz. Yani ihtiyaç duyulunca bir partinin yedeği olmak için kurulmadık.
2023 denkleminde çok sular akacak. Ama bizim hassasiyetlerimiz ne? Hassasiyetlerimiz şu, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemini test ettik. Test edilen 1 yıllık sürede karnesinin zayıf olduğunu düşünüyoruz. Parlamenter demokrasinin ya da güçlendirilmiş bir denge denetleme mekanizmalarının sağlıklı çalıştığı yeni bir sistem inşa etmek lazım. Yani bu sistem bize uymadı. Bu hassasiyetlerimiz, CHP’nin bazı hassasiyetleriyle mutabık olduğu için ortak bir şuur etrafında güç beraberliğine taşıdı.Biz ilkeler etrafında beraberdik, ilkeler etrafında ayrılık konuşuyoruz. Yani, canımız sıkıldı ayrılıyoruz, keyfimizden bir araya geldik demiyoruz. Diyoruz ki, ilkeli beraberlik, ilkeli ayrılık. Şimdi ilkeli beraberliğimizin çerçevesini çizdik, dedik ki, parlamenter demokrasi, denge denetleme mekanizmaları, etkin bir yasama, müstakil bir yargı. Bu noktalarda CHP’yle beraberiz. Ardından dönüp diyoruz ki terörü ve şiddeti hak arama enstrümanı olarak gören hiç kimseye yakınlık olmayacak. Biz yakınlık duyana da yakınlık duymayız.”