Halk arasında beylik bir deyiş vardır,kıyamet hacı ile hocadan kopacak diye.Ülkenin içine düştüğü çürümüşlük öyle bir hale geldi ki,insanları haramdan,yalandan,talandan,kul hakkından uzak tutması gereken din adamları,rant kavgasına tutuştu.Orta çağ Avrupa’sının halk fakirleşirken,şatafata düşen kilisesinden beter bir diyanet yapısı oluştu.
Diyanet İşleri Başkanlığı çatısı altında son zamanlarda yaşanan “lüks yaşam” tartışmaları, teşkilatın taşradaki birimlerine de yansıdı. İzmir’in Torbalı ilçesi Ertuğrul Cami’nde görev yapan Müezzin Recep Kumrulu ile ilçe müftüsü Semih Keskin arasındaki “banyo kavgası” soruşturmalık oldu.
Tartışma, müezzin Kumrulu’nun, basın açıklaması yaparak, müftü Keskin için “Odasına 22 bin liralık banyo yaptırdı, maaşlardan kesinti yaptırıyor ve zorla kitap sattırıyor” yönündeki açıklamalarıyla başladı. Kumrulu’ya sert tepki gösteren Keskin, eleştirileri, “Diyanetle, dinle alakası olmayan bir adam. Yalan söylüyor” şeklinde yanıtladı. İkili arasındaki tartışmanın büyümesi üzerine Kaymakamlık soruşturma başlattı. İzmir Valiliği’nin onayıyla ilçeye müfettiş gönderildi.
MÜFTÜNÜN ODASINA DUŞAKABİNLİ BANYO
Habertürk Egeli’den Mehmet İnmez’in haberine göre Torbalı’da 15 yıldır müezzin olarak çalışan Türk Diyanet Vakıf-Sen İzmir Şube Başkanı Yardımcısı Recep Kumrulu, ilçeye 1,5 yıl önce atanan Müftü Semih Keskin’in, deri paralarından topladığı paralarla odasına 22 bin liraya duşakabinli banyo yaptırdığını duyurdu. Müezzin Kumrulu, müftülük önünde yaptığı açıklamada ayrıca, müftünün yetkisi olmadığı halde ilçede görev yapan 96 din görevlisinin maaşından her ay 100 ile 200 TL arasında kitap parası kestiğini iddia etti. Kumrulu ayrıca, sosyal paylaşım sitelerinden, müftünün usulsüz harcamalarda bulunduğu, görevini kötüye kullandığı ve müftülüğü istismar ettiği yönündeki iddialarını paylaştı.
İKİ DİN ADAMI BİRBİRİNİ SUÇLADI
İddialara tepki gösteren İlçe Müftüsü Semih Keskin de yalancılıkla suçladığı müezzin hakkında suç duyurusunda bulundu. Ancak mahkeme, müezzinin sendikacı olduğunu ve beyanlarında eleştiri sınırları içinde kaldığını belirterek takipsizlik kararı verdi. Mahkemeden ret kararı alan müftü Keskin, müezzinin umreye parayla adam götürdüğünü ve 6 ayda 109 gün rapor aldığını belirterek, Diyanet İşleri Başkanlığı’ndan soruşturma başlatılmasını talep etti. Şikayetin ardından müezzin Recep Kumrulu hakkında soruşturma başlatıldı.
DİYANETİN PARASINI HOYRATÇA HARCIYOR
lçe müftüsünün diyanetin paralarını hoyratça harcadığını da iddia eden müezzin Recep Kumrulu, “Müftü kendi odasına duşakabinli banyo, tuvalet ve oturma bölümü yaptırıyor. Müftünün evi bir üst katta, ayrıca aynı koridorda üç tane tuvalet var. Çok mu ihtiyaç duşakabinli banyo? Türkiye’de hiçbir müftünün odasında bunun bir örneği yoktur. Bu harcamaları gören vatandaşlar müftüye, müezzine ve imama nasıl inanır?” diye konuştu.
DİNLE ALAKASI OLMAYAN ADAM
Ortaya atılan iddiaların asılsız olduğunu söyleyen İlçe Müftüsü Semih Keskin, zorla kitap sattırma, maaşlardan kesinti yapma ve usulsüz harcama iddialarını yalanladı. Müezzin Kumrulu’nun iddialarını umursamadığını da belirten Keskin, “İddiada bulunan kişi hakkında şikayet var. Bir vatandaştan 6 bin lira almış ve Umre’ye götürmüş. Müezzine bu iddialardan dolayı soruşturma açtığımız için bizimle uğraşıyor. Ben, görevini yapmayan, 6 ayda 109 gün izin alan bir din adamını dikkate almıyorum. 1 ay rapor almış ve raporluyken Umre’ye gitmiş bir adamdan bahsediyoruz. 35 yıllık meslek hayatımda böyle bir adamla karşılaşmadım. Bu adamın din görevlisi olma vasfı yok. Görevi yapma niyeti de olmadığı gibi yalanı çok rahat söyleyen biri. Allah’tan korkmayan, kuldan utanmayan bir adam. Vatandaşın gözünde kurumu yıpratıyor. Bizim her şeyimiz açık. Bu adam dinle diyanetle alakası olmayan biri. Ne yapalım, bizim personelimiz” dedi.
KAYMAKAM İLE EMNİYET MÜDÜRÜNÜN ODASINDA DA VAR!
Odasına yaptırdığı duşakabinli banyo tartışmalarının da gereksiz olduğunu savunan Keskin, “Kaymakam ve emniyet müdürlüğü makamlarında tuvalet, banyo ve abdest alma yeri vardır. Bu bir ihtiyaçtır. Gelen misafire ‘gidin herkesin aldığı yerde abdest alın’ mı diyeceğiz. Abartıldığı gibi 22 bin liraya da yapılmadı. O şahsın kendi uydurduğu ve abarttığı bir şey. Bizim yaptığımız her harcama izinli ve resmidir. Kanunlara uyarak harcamaları yaptık” dedi.