Vatan Gazetesi yazarı Güngör Mengi, uzun süredir sesi çıkmayan eski başbakanlardan Tansu Çiller’in, şimdi ABD’de bulunduğu süre içinde edindiği bazı bilgileri açıklayarak, “Suriye konusunda Rusya ile ABD arasında büyük bir ortaklık, ikili bir işbirliği kurulduğu” şeklinde açıklama yaptığına işaret etti. Mengi, “Tansu Çiller, başarısızlıkla noktaladığı siyasetsürecine geri dönme isteğinde midir?’ sorusunu gündeme getirdi.
Güngör Mengi, ‘Çiller yeniden sahneye mi çıkıyor?’ başlıklı yazısında, uzun süredir sesi duyulmayan, sadece “Altına imza attığı 28 Şubat MGK bildirisi ile ilgili olarak ‘tanık’ olarak dinlenmesi” dışında açıklama yapmayan Tansu Çiller’in, birden “ABD ve Rusya anlaşması” konusundaki açıklamasıyla ortaya çıktığını kaydetti. Mengi, şu görüşleri dile getirdi:
“Çiller, 28 Şubat’tan sonra Başbakan Yardımcısı olarak aynı hükümette kalmasına ve başbakanlık sırasının kendisine gelmesini heyecanla beklemesine rağmen verdiği ifadede “28 Şubat bir post modern darbedir” demişti.
Tansu Çiller şimdi ABD’de bulunduğu süre içinde edindiği bazı bilgileri açıklıyor ve “Suriye konusunda Rusya ile ABD arasında büyük bir ortaklık, ikili bir işbirliği kurulduğunu” söylüyor.
Bu işbirliğine göre ABD Başkanı Trump’ın “Suriye’den çekilme” açıklamasıyla Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un sürece girme girişimi birbiriyle bağlantılı.
KARMAŞIK SURİYE DENKLEMİ
Ortada esaslı çelişkiler vardı. Trump’ın çekilme kararını açıkladığı sıralarda Macron birdenbire “Fransa’nın Menbiç’e asker göndereceğini” açıklamış, tepkiler üzerine Eliysee Sarayı yetkilileri bunun aksi yönünde bir açıklama daha yapmıştı.
Aynı günlerde ABD Başkanı Trump’ın Macron’la yaptığı telefon görüşmesinde alakasız şekilde “Türkiye ile Suriye’de yapılan işbirliğinin arttırılması gerektiğini” vurguladığı haberi çıkmıştı.
Yine aynı günlerde “ABD’nin Menbiç’te iki yeni üs kurduğu” çelişkisini duymuştuk.
Türkiye- İran ve Rusya’nın, Suriye’de barışın sağlanmasıyla ilgili Astana, Soçi ve Ankara zirveleri, Akkuyu Nükleer Santralinin temel atma törenlerindeki birliktelik Rusya ile Türkiye’nin yakınlaştığının göstergesi olarak alındı. Ancak…
Gelişmeler, bu kadar karmaşık bir Suriye denklemi için biraz fazla kolay ve abartılı görünmüyor da değildi.
Trump’ın ani “çekilme” açıklaması, Esad ile yakın olan Putin’in “Suriye’de operasyonlarına devam edeceğini açıklayan” Türkiye’ye karşı aşırı uysal tutumu, Esad’ın suskunluğu soru işaretleri yaratıyor, acaba arkasında yeni bir plan olabilir mi sorularını akla getiriyordu.
‘ÇİLLER’İN AÇIKLADIĞI ANLAŞMA ÜZERİNDE DÜŞÜNÜLMELİDİR’
Çiller, 27 Şubat’ta Rusya ile ABD’nin, Suriye’de Kürt politikasının mimarı olarak bilinen Rus istihbaratçısı Naumkin’in de katılımıyla “yeni Suriye planını görüştüklerini ve anlaşmaya vardıklarını” iddia ediyor.
Bu anlaşmaya göre, Fırat’ın batısı Rusya’ya bırakıldı, Fırat’ın doğusu ise ABD’ye… Tabii bu iddia bizler için yeni değil, ABD ile Rusya arasında böyle bir anlaşmanın olup olmadığı Türkiye’de daha önce tartışıldı. (Yeni olan, ABD’nin çekildiği alanlara Fransa’nın gireceği.)
Sonra, Rusya ile zirveler, Akkuyu santrali, S 400 füzeleri derken, bu konu gündemden çıkarıldı.
Ancak, biz yazılarımızda “ABD’nin PKK-PYD-SDG’ye bu kadar yıldır verdiği destekten sonra planlarından kolayca vazgeçmeyeceğini” zaman zaman belirttik.
Tansu Çiller, başarısızlıkla noktaladığı siyaset sürecine geri dönme isteğinde midir bilmiyoruz ama açıkladığı anlaşma üzerinde düşünülmelidir.”