Dini değerlerin siyasete alet edilmesinin son örneği,Yeni akit gazetesi yazarı Süleyman Karagülle’den geldi.Erdoğan’ın Kur’an’a inanan bir kimse olması sebebiyle tavsiyelerde bulunduğunu yazan Karagülle’nin Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı olarak hükümet kurma gibi bir görevinin olmadığını bilmediği de ortaya çıktı.
Süleyman Karagülle’nin ilginç tavsiyeleri;
Erdoğan’a seslenen Süleyman Karagülle, “Muhterem Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, Kur’an’a inanmaktadır. O halde onun yeni hükümeti kurarken yapacağı iş içtihad yapanları dinledikten sonra kendi içtihadı ile amel etmesidir” dedi.
“Bana göre Ahmet Davutoğlu’na yeni hükümeti oluşturma izini verilmemelidir, yeni hükümet oluşuncaya kadar başbakanlığa devam etmelidir” diyen Karagülle, “AK Parti’den Numan Kurtulmuş ile Ahmet İyimaya’ya yeni hükümeti oluşturma izni re’sen verilmelidir. MHP’den Ekmeleddin İhsanoğlu’na re’sen hükümeti kurma izni verilmelidir. CHP’den Deniz Baykal’a hükümeti kurma izni re’sen verilmelidir. HDP’den Dengir Mir Mehmet Fırat’a hükümeti kurma izni re’sen verilmelidir” ifadelerini kullandı.
İşte yazıdan bir bölüm:
KUR’AN’A GÖRE YENİ HÜKÜMETİN KURULMASI NASIL OLMALIDIR?
Bu husustaki içtihatlarımı arz ediyorum.
İçtihatlarımı hatalı bulanlar olur da benimle müzakere ederlerse, hatalarımı düzeltme imkânını bulacağım için kendilerine çok çok dua ederim…
1- Eski hükümet, yeni hükümet Meclis’ten güvenoyu alıncaya kadar devam eder. İslâmiyet’te yarı iktidar yoktur. Dolayısıyla güvenoyu almamış hükümet, güvenoyu almış olan hükümetin yerine geçemez.
2- Hükümeti devlet başkanının izin verdiği kimseler kurabilir. Devlet başkanı re’sen istediği kimselere hükümeti kurma yetkisini verebilir. Bir milletvekiline hükümeti kurma yetkisi istenebilir. Cumhurbaşkanı yetkiyi isterse verir, isterse talebi bekletebilir. Reddedemez.
3- Hükümeti kurma yetkisini alan milletvekili bakanları oluşturur, oluşturduğu adaylar hükümet programını hazırlar ve cumhurbaşkanına takdim eder. Cumhurbaşkanı ile konuları ve bakanları müzakere ederler, mutabık kaldıklarında listeyi ve programı onaylar.
4- Bakanlar Kurulu Listesi ile programı onaylanan mezun milletvekili programını Meclis’e arz eder. Meclis’ten güvenoyu alırsa, eski hükümetin görevi biter, yeni hükümet göreve başlamış olur. Güvenoyu en az katılanların ekseriyeti ile veya mutlak ekseriyetle veya onda yedi ekseriyetle alınmış olur. Bana göre bugün bu ekseriyetle olmalıdır yahut eskisinin aldığı oydan fazla olmalıdır.
5- Hükümete bir partinin hâkim olmaması ve yasama ile yürütmenin dengede olabilmesi için parti başkanları hükümeti kuramazlar, oylamada grup kararı alınamaz.
Bu durumda Meclis’te hükümetin düşürülmesi söz konusu değildir, yeni bir hükümetin teşkili ile eski hükümetin görevi sona erer. Meclis yargı değildir, kimsenin işine son veremez, sadece görevi yenisine verebilir.
Bana göre Ahmet Davutoğlu’na yeni hükümeti oluşturma izini verilmemelidir, yeni hükümet oluşuncaya kadar başbakanlığa devam etmelidir.
AK Parti’den Numan Kurtulmuş ile Ahmet İyimaya’ya yeni hükümeti oluşturma izni re’sen verilmelidir. MHP’den Ekmeleddin İhsanoğlu’na re’sen hükümeti kurma izni verilmelidir. CHP’den Deniz Baykal’a hükümeti kurma izni re’sen verilmelidir. HDP’den Dengir Mir Mehmet Fırat’a hükümeti kurma izni re’sen verilmelidir.
Bu hükümet “koalisyon hükümeti” değildir, “millî mutabakat hükümeti”dir.
Hükümeti kurmak isteyen kimse öyle bir bakanlar kurulu listesi hazırlayacaktır ki partide çoğunluğu sağlayabilsin. Listede bir parti hâkimse devlet başkanı bu listeyi onaylamamakla mâni olmuş olur.
Devlet Başkanı, etkili olabilmesi için mecliste partilerin çoğalmasını ve hükümetin de daha çok milleti temsil eden kimselerden oluşmasını ister.Güçlü tek parti, halkın seçtiği cumhurbaşkanına cephe alır. Davutoğlu bu cepheyi almıştır; listeye Cumhurbaşkanı karışmadı diye öğündü! Hâlbuki her parti listeyi hazırlarken Cumhurbaşkanı ile istişare etmelidir. Millî birlik böyle sağlanabilir.