Levent Üzümcü’nün şehir tiyatrolarından ihraç edilmesine karşı sanatçılardan da destek açıklamaları geldi.
Radikal’in haberine göre, 12 Eylül darbesi günlerinde Şehir Tiyatroları’ndan atılan usta sanatçı Erdal Özyağcılar, Üzümcü’ye destek verdi.
Özyağcılar, şu açıklamayı yaptı:
“12 Eylül faşizmi İstanbul Şehir Tiyatroları’nı da vurmuştu. 1402’likler “Vatan Haini” olarak tiyatrodan atılmıştı aralarında ben de vardım. 1980-2015 yılları arasında yaklaşık on filmde, bir o kadar tiyatro oyununda, on beş dizi film projesinde 35 yıldır “Vatan Hainliği”ne devam ediyorum. Levent Üzümcü kardeşime selamlar. Yolu açık olsun!”
RUTKAY AZİZ: TESLİM OLMAYACAĞIZ
Sanatçı Rutkay Aziz de, “Levent’e yapılan bu uygulama tartışmasız siyasi bir karardır ve iktidarın yaşamın her alanında sıkça oynadığı geleceği olmayan talihsiz bir oyun olarak nitelendiriyorum. Bunlar; yok etme, yıldırma, gözdağı verme hatta daha da ileri giderek hedef gösterip neredeyse linç etmeye dönük politikalar. İstanbul Şehir Tiyatroları’ndaki arkadaşlarımın gösterdiği dayanışma ‘teslim olmayacağız’ kararlılığı da çok önemli ve asıl önemlisi salt tiyatroda değil hayatın bütününde teslim olmamak. Levent arkadaşımın ihraçla gelen onur ödülünü kutluyorum” açıklaması yaptı.
BETÜL ARIM: ŞEHİR TİYATROSU’NUN GERÇEK SAHİBİ HALK’TIR
31 yıldır şehir tiyatrolarında olan sanatçı Betül Arım da “İktidarlar gelir geçer, sanatçılar ve eserleri kalır. Bu kararın geri alınması için Şehir Tiyatrosu’nun gerçek sahibi olan halk ve bütün sanatçılar buna karşı çıkmalılar. Levent Üzümcü yalnız değildir ve mutlaka geri dönecektir. 12 Eylül’de mağduriyet yaşayan diğer sanatçıların döndüğü gibi… Hepimiz onun yanındayız” dedi.
SUMRU YAVRUCUK: BÜYÜK BİR AYIP
Yıllarca Devlet Tiyatrosu bünyesinde de görev alan sanatçı Sumru Yavrucuk da, “Levent, bir vatandaş olarak ifade özgürlüğüne sahip çıkmış, duygu ve düşüncelerini ifade etmiştir. Görevi sırasında tespit edilen herhangi bir kusuru olmadığı halde kurumdan bu gerekçeyle uzaklaştırılması büyük bir ayıptır, utançtır. Bu denli ağır bir cezanın karşısında kenetlenerek onu yalnız bırakmamak, bundan sonraki ifade özgürlüklerimize de sahip çıkmak anlamını taşıyacaktır” yorumu yaptı.