Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, Anayasa’nın ilk 3 maddesinin değiştirilmesi ile ilgili tartışmalara değinerek “Türkiye’yi değiştirmek isteyenlere de sesleniyorum, aydınlanma şehitlerimizin verdiği yetki ile sesleniyorum: Anayasanın hangi maddeleri nerenizi rahatsız etti?” dedi.
Türkiye Gençlik Birliği öncülüğünde Bilim ve Ütopya Dergisi, Kırmızı Beyaz Dergisi, ODTÜ Dergi 101 ve Ankara’daki öğrenci topluluklarının çağrısıyla düzenlenen Aydınlanma Sempozyumu Ankara Üniversitesi Dr. Abdulkadir Noyan Konferans Salonu’nda gerçekleşti.
Kırkı aşkın üniversiteden yüz öğrenci topluluğunun katılımıyla gerçekleşen sempozyumu iki gün boyunca beş yüz genç takip etti.
Türkiye Gençlik Birliği Genel Başkanı Çağdaş Cengiz sempozyumu; “aydınlanma mücadelesi bizden fikri hür, vicdanı genç, irfanı tecrübeli nesiller istiyor, o nesil biziz” sözleriyle özetledi.
METİN FEYZİOĞLU: “ÜLKEMİZİ BÖLDÜRTMEYECEĞİZ!”
Çok sayıda akademisyene ev sahipliği yapan sempozyumda ikinci günün onur konuğu Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu oldu. Feyzioğlu konuşmasında Türk aydınlanmasının nice şehitler verdiğini vurgulayarak ülkemizi böldürtmeyeceğiz dedi.
Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu konuşmasına “Türk aydınlanmasının her biri birer kale olan siz değerli mücahitleri, değerli TGBliler, değerli gençler hepinizi saygıyla selamlıyorum. Varlığımız, varlığınıza armağan olsun. Türk aydınlanması binlerce şehit vermiştir. Her bir şehit bir gitmiş bin getirmiştir. Siz o gelen binlersiniz. Türk aydınlanması aydın ihanetiyle hep karşı karşıya olmuştur. Bu ihanetin karşısındaki en büyük güç sizin dosta güven, düşmana korku salan duruşunuzdur” sözleriyle başladı.
Feyzioğlu şöyle devam etti: “Dört bir yanımız ateş çemberindeyken ve cumhuriyetimiz bölünme tehdidi altındayken yapmamız gereke ısrarla doğruları söylemek ve milletimize bildiklerimizi aktarmak olacaktır. Bu ortak akıl köklerini geçmişten alır.
Türkiye sıradan bir anlaşma devleti değildir. Türkiye’nin kuruluş felsefesi cephede Yemen’de, Bağdat’ta, şanlı Antep’te, Maraş’ta yazılmıştır. Bu bilgiden yoksun yetiştirilen nesiller tehlikelidir. Biz milli duruşumuzu asla kaybettirmeyiz. Türkiye’nin temellerinde yer alan cumhuriyet bizim güç kaynağımızdır.
ANAYASA’NIN HANGİ MADDESİ NERENİZİ RAHATSIZ ETTİ
İstanbul’da oturup mütareke aydınlığını sürdürenlere cevabım Türkiye’yi özerklik gibi sonu iç savaş olan bir felakete sürüklemeyeceğiz.
Türkiye’yi değiştirmek isteyenlere de sesleniyorum, aydınlanma şehitlerimizin verdiği yetki ile sesleniyorum: Anayasanın hangi maddeleri nerenizi rahatsız etti? Türkiye laik temellere dayandırılmış olmasaydı Irak ile çoktan savaşa tutuşmuştuk. Alevi Sünni birbirimizi boğazlıyorduk. Mustafa Kemal Atatürk’e sövenler elinize dürbün alın ve uzağa bakın. Vicdanınızı dinleyerek düşünün.
Terör örgütünün kanallarında ‘Tabi ki ilk üç maddeyi değiştirebiliriz’ diyenlere sesleniyorum. Derdiniz Türkiye’nin vatan ve bölünmez bütünlüğü mü? Sınırları nereden çizeceksiniz? Sivas’ın ne kadarını vereceksiniz? Buna ağa babalarınızın gücü yetmedi, yetmeyecek, ülkemizi böldürtmeyeceğiz.’’
DOĞU PERİNÇEK: “CEMAATLERİN, TARİKATLARIN, SARAYLARIN OLDUĞU YERDE AYDINLANMA OLMAZ!”
Aydınlanma Sempozyumu’nda ikinci günün konuşmacılarından biri de Vatan Partisi Genel Başkanı Dr.Doğu Perinçek’ti.
Perinçek, ‘Türk Devriminin Felsefesi ve Kaynakları’ başlığı altında sunumunu gerçekleştirdi. Kemalizmin tanımını, felsefesini, Türk Devriminin iç ve dış kaynaklarını anlattı. Türk ve Rus devrimleri arasındaki tarihsel ilişkiye dikkat çekti.
Perinçek Türkiye’nin 1945’ten itibaren Atlantik sistemine bağlandığını ve Kemalist Devrim kazanımlarının kaybedildiğini söyleyerek; ‘Türkiye bu tehditleri nasıl göğüsleyecek? Tekrar Kemalist devrime yaslanarak, komşularıyla Batı Asya’da birleşerek. Türkiye batıdan gelen tehdidi Asya derinliğini arkasına alarak Çin’iyle, Rusya’sıyla göğüsleyecek. ‘ dedi.
Kendisine yöneltilen bir kısım sosyalistler neden Kemalizme mesafeli sorusuna Doğu Perinçek şu cevabı verdi: ‘‘Kemalizmi anlamak istiyorsanız yaptığı işlere bakın. Ne yapmış? Sultanlığı yıkmış. Fransız Devriminin yaptığını yapmış.Sadece kendi ağalarıyla, sultanlarıyla da uğraşmadı, farklı olarak emperyalizmle hesaplaştı. Kemalizm aynı zamanda bağımsızlıktır, emperyalizme karşı duruştur. Kemalizmin bağımsızlıkçılığı ve ortaçağa karşı demokratik cumhuriyet kurması milli demokratik devrim olduğunu gösterir. Asya, Latin Amerika, Afrika devrimleri aynı zamanda toplumcu olmak zorunda.
Kemalizm Bolşevik Devriminden ve sosyalizmden de etkilenmiştir. Sınıfsız, imtiyazsız, kaynaşmış bir kitleyiz tarifi bir programdır. Yüksek insanlık ideali.
Atatürk, ayağı Türkiye toprağına basan, Türkiye toplumunun o dönemki sorunlarını çözen aynı zamanda yüksek insanlık idealine sahip biridir.’’
Doğu Perinçek konuşmasını Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, mensuplar memleketi olamaz.’ Sözlerini hatırlatarak tamamladı.
‘’Aydınlanmanın en güzel tanımı: Türkiye şeyhler, dervişler, müritler, mensuplar ülkesi olamaz. Aydınlanmayı sınıfsal temellerinden koparan bir tavır var. Bir de Atatürk’ün tavrı var. Nedir? Ağaya, beye karşı olmak, onu kaldırmak.
Cemaatlerin, tarikatların, sarayların olduğu yerde aydınlanma olmaz.
Şeyhin müridinde aydınlanma olmaz. Cemaatin mensubunda aydınlanma olmaz. Özgür insanda aydınlanma olur. İnsanlar hür doğar hür yaşar. Ağalık, beylik tasfiye edilmediyse hür doğamazsınız.
Aydınlanmacılık toplumsal devrim temeline, ortaçağdan kurtulma temeline dayandığı zaman doğru olur.’’
UĞUR MUMCU’NUN AĞABEYİ DE SEMPOZYUMDA
Aydınlanma Sempozyumu’nda ikinci günün konukları arasında aydınlanma şehidimiz Uğur Mumcu’nun ağabeyi Ceyhan Mumcu ve Ankara Kimya Mühendisleri Odası Başkanı Erkin Etike de vardı.
Sempozyum Prof. Dr. Zafer Toprak, Prof. Dr. Semih Koray, Aydınlık Gazetesi Yazarı Yavuz Alogan, TGB Genel Başkanı Çağdaş Cengiz ile Bilim ve Ütopya Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Emrah Maraşo’nun sunumlarıyla tamamlandı.
HAZİRAN, CUMHURİYET DEVRİMİNE BAĞLILIKTIR
Türkiye Gençlik Birliği Genel Başkanı Çağdaş Cengiz aydınlanma mücadelesi ve gençlik başlıklı sunumuyla gençliğin üzerine düşen görevleri vurguladı.
Cengiz konuşmasında; ‘‘Haziran mafya sisteminden kopuş ve cumhuriyet devrimine bağlılıktır. Sistemin bir gençliği yok. Etkilediği ve yönlendirebildiği bir gençlik kitlesi olsa da etkin bir kuvvet değil. Bunun en önemli nedenlerinden biri, modellerinin olmaması. Bizim cephemizde çokça model var. TGB 9 yaşında değil, 150 yaşında. Namık Kemal, Tevfik Fikret, Kubilay, 68 önderleri… İkincisi de gençlikte biat kültürü tutmaz.
Tecrübe ve heyecanı birleştiriyoruz. Gençlik cesarettir. Ancak cesaret maceracılığa yönelmemelidir. Gençlik, geleneğe bağlılıktan kopma potansiyelidir ama köksüzlük değildir. Aydınlanma mücadelesi bizden fikri hür, vicdanı genç, irfanı tecrübeli nesiller istiyor. O nesil biziz. Büyük dönüşümü görüyoruz. Devrimi yapmadan yerimize oturmayacağız.” dedi.
Kaynak:Oda tv