CHP İzmir Milletvekili Sevda Erdan Kılıç, Reza Zarrab’ın Türkiye’de 800 milyon dolar rüşvet dağıttığı iddiasıyla ilgili Meclis araştırma önergesi verdi.
Kılıç, “Türkiye’de artan kara para olaylarının boyutunun belirlenmesi, kara paranın ve terörizmin finansmanını engelleyecek etkin önlemlerin oluşturulması” gerekçesiyle hazırladığı Meclis araştırma önergesini, TBMM Başkanlığı’na sundu.
Konuyla ilgili yazılı açıklama yapan Kılıç, AKP hükümetlerinin, yurtdışından kaynak bulabilmek için sık sık “varlık barışı” uygulamasına gittiğini ifade etti. Son 10 yılda 4 kez “varlık barışı” adı altında düzenlemeler yapıldığını, ancak bu uygulamanın kara paranın aklanması gibi olumsuz sonuçlar doğurduğunu vurgulayan Kılıç, sık sık çıkarılan varlık barışı düzenlemeleri ile Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı’nın (MASAK) temel fonksiyonlarını yerine getirmesinin zorlaştırıldığına işaret etti. Kılıç, MASAK’ın bağımsız ve etkin bir araştırma yapma olanağının kara para ile mücadelede büyük önem taşıdığını söyledi.
Kılıç, OECD bünyesinde kurulan ve 24 Eylül 1991 tarihinde Türkiye’nin de üye olduğu FATF’ın “Kara Paranın Aklanmasının Önlenmesi ve Terörizmle Mücadeleye İlişkin Mali Çalışma Grubu Raporu”nda; Türkiye’nin coğrafi konumu itibarıyla uyuşturucu, göçmen, insan ve yakıt kaçakçılığından kaynaklanan ciddi kara para aklama riskleriyle karşı karşıya olduğuna dikkat çekildiğini vurgulayan Kılıç, şu görüşlere yer verdi:
“Türkiye’de çok sayıda terör soruşturması yürütüldüğü ancak bu davaların, terör finansmanı soruşturmalarında paranın kaynağı, hareketi ve fonların veya diğer varlıkların kullanımının tanımı yerine, büyük ölçüde tutulan varlıkları tespit etmeye yönelik olduğu tespitine yer verilmiştir. Türkiye’nin, kara para aklama ve terör finansmanı riskleri ile karşı karşıya olduğu; bu durumun, istismar etmek isteyen suç örgütlerinin, terör örgütlerinin ve yabancı teröristlerin yasa dışı faaliyetlerinden kaynaklanan ciddi tehditleri de içerdiği belirtilmiştir.”
Kılıç, ABD Hazinesi’ne bağlı Mali Suçları Araştırma Ağı’na (FinCEN) ait belgelere göre, Reza Zarrab’ın 800 milyon dolar rüşvet dağıttığının ortaya çıktığını anımsatarak daha önce bu iddialar çerçevesinde TBMM’de komisyon kurulduğunu, ancak dört bakanın Yüce Divan’a gitmesinin AKP oylarıyla reddedildiğini dile getiren Kılıç, “FinCEN belgeleri bu konunun yeniden araştırılmasını zorunlu kılmaktadır. TBMM, temiz toplum ve kara paranın önlenmesi için sorumluluk almalıdır, bu nedenle de bu komisyonun kurulması gerekmektedir” dedi.
Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’nun yaptığı bir açıklamayla söz konusu dört eski bakan olan Muammer Güler, Zafer Çağlayan, Egemen Bağış ve Erdoğan Bayraktar hakkında, “En doğru yolun Yüce Divan’da aklanmak olduğu kanaatindeydim. Şu anda da öyle düşünüyorum. Birtakım iddialar varsa ve bu iddialar aklanırsa kamuoyu vicdanı rahat eder” dediğini anımsatan Kılıç, şöyle dedi:
“Dört eski bakanla ilgili bütün bu gerçekler ve Reza Zarrab’ın 800 milyon dolar rüşvet dağıttığı gerçeği ortada iken, 2015 yılında haksız ve adaletsiz bir şekilde AKP oyları ile tozlu raflara kaldırılan bu dosyaların, daha da tozlanmaması için Meclis sıralarına indirilip yeniden görüşülmesi gerekiyor. Dönemin Başbakanı Sayın Davutoğlu’nun açıklamaları ortadadır. Eğer gerçekten dört eski bakanın ‘temiz’ olduklarını, kimseden rüşvet almadıklarını düşünüyorsanız, dosyanın üzerindeki tozu alıp, millet adına TBMM’de görev yapan milletvekillerinin önüne getirirsiniz.”