Milliyet gazetesi yazarı Tunca Bengin, bugünkü yazısında, Ahmet Zeki Üçok’ün açıklamalarına yer verdi. Tunca Bengin, “Ahmet Zeki Üçok’a göre, MİT’te 400, TSK’da da bunun 4 ya da 5 katı personelin (son KHK ile ihraç edilenlerin dışında) FETÖ’yle bağlantısı saptanmış durumda ve yakında da düğmeye basılacak” diye yazdı.
Odatv‘nin haberine göre Tunca Bengin, yazısında Ahmet Zeki Üçok’un “Örgüt hâlâ organizasyonunu sürdürmek, iletişimini sağlamak için çalışmalarına devam ediyor. Hani biz diyoruz ya bitti tükendi, yüz binlerce adam tutuklandı, şu oldu bu oldu diye. Oysa görüldü ki örgütün kendi içerisindeki mahrem yapı da yeniden iletişim ve bir araya gelme çabasında. Hiçbir şey olmamış gibi…” ifadelerini kullandığını aktardı.
‘ALDIKLARI TOPLAM OY 443 BİNDİ’
“Bugüne kadar çok ciddi sayıda FETÖ’cü yakalandı ama?” sorusuna eski Askeri Savcı Üçok, şöyle yanıt verdi:
“Bence çok ciddi sayıda değil. Türkiye’deki FETÖ’cüler bana sorarsanız çok daha fazla. Örneğin 7 Haziran seçimlerinde Fethullah’ın hapiste olan polis müdürleri Yakup Saygılı, Ali Fuat Yılmazer ile kaçak Hakan Şükür adaydı ve sadece üç ilde Ankara, İstanbul, İzmir’de seçime girdiler. Aldıkları toplam oy 443 bindi. Bu 17-25 Aralık’tan sonra olan bir seçimdi ve FETÖ’nün terör örgütü olduğuna ilişkin savcılıkların yakalama kararları, onlarca tutuklama kararları vardı. Buna rağmen bu insanlara gitti 443 bin kişi oy verdi. Savcılar insanları tutuklarken sen gidip hâlâ o polis müdürlerine oy veriyorsan demek ki bu örgütün harbiden militanısın.”
’15-20 GÜN YA DA BİR AY SONRA DÜĞMEYE BASILABİLİR’
“MİT ile TSK başta olmak üzere bir sürü bağlantı ve para akışı saptandığını” öne süren Üçok’un olası yeni dalgalara ilişkin iddiaları de şöyle:
“Emniyettekilerle bağlantılı olan MİT ve TSK mensupları da var. Şimdi onları ayırdılar, önce polisle ilgili operasyonu yaptılar. İkinci adımda TSK’daki incelemeler, takipler devam ediyor. 15-20 gün ya da bir ay sonra düğmeye basılabilir. Çünkü şu sıralarda Irak’ta bir operasyon olabilir, belki o geciktirebilir.
Bu arada yapılan dinlemeler ve takiplerde özellikle 15 Temmuz’dan sonra 18 bin polisin ‘arkadaşlarımızı öldürdünüz’ gerekçesiyle abileriyle, örgütle temaslarını tamamen kestiği de ortaya çıktı. Yine çok sayıda itirafçının yanı sıra ‘bizi hâlâ rahatsız ediyorlar, peşimizi bırakmıyorlar’ diye şikayetçi olan aile var.”