New York Güney Bölgesi Federal Mahkemesi’nde devam eden Rıza Sarraf davasında 8 aydır tutuklu olarak yargılanan Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla, bugün yeniden hakim karşısına çıktı.
Önümüzdeki hafta başında jüri seçimi yapıldıktan hemen sonra başlaması öngörülen duruşmalar öncesindeki son ara duruşmaya Rıza Sarraf katılmadı.
Bugünkü ara duruşmada, Atilla’nın tanıklarının dinlenmesiyle ilgili usul tartışmaları ve yeni avukatıyla çıkar çatışması yaşayıp yaşamayacağı görüşüldü.
Yargıç Richard Berman, davanın hem Türk hem de ABD basını tarafından büyük ilgi gördüğünü, dava ile ilgili olarak savcılık makamına gerek medya gerekse Türk yöneticiler tarafından eleştiriler getirildiğine değinerek, “Türk yetkililerin elinde, ya da Halkbank çalışanlarının elinde savunmaya yardımcı olarak belge bulunuyorsa, bunları mahkemeye sunmalarını öneririz” diye konuştu.
Yargıç Berman, kendisinin ifade özgürlüğüne inandığını ve Türk yetkililerin eleştiri hakları olduğunu söyledi.
Halkbank eski Genel Müdür Yardımcısı Atilla’nın savunma ekibine eklenen son savunma avukatı Tod Harrison’ın ortağı olduğu hukuk firmasının (McDermott Will & Emery LLP) aynı zamanda Türkiye’nin Avrupa Birliği Daimi Temsilciliği’ne de hizmet vermesinin bir çıkar çatışması yaratıp yaratmayacağı ele alındı. Atilla’nın savunma ekibine yeni eklediği avukatı Todd Harrison’la ilgili çıkar çatışması yaşayıp yaşamayacağı sorgulandı.
Duruşmada, Atilla’ya dün mahkemeye yazılı olarak sunulan, bugün de duruşmada kendisinin cevaplaması için onlarca soru soruldu.
‘HALKBANK’IN AVUKAT MASRAFLARINIZI ÖDEDİĞİNİN FARKINDA MISINIZ?’
Atilla’ya eğitimi, yaşı, medeni durumu, varsa kullandığı ilaç ve tedaviler gibi klasik soruların ardından, “Bu davada çalışanı olduğunuz Halkbank’ın sizin avukat masraflarınız ve giderlerinizi ödediğinin farkında mısınız? Halkbank’ın ayrıca McDermott firmasına avukatlık ücretinizi ödeyeceğini biliyor musunuz? 14 Kasım’da bu firmayla yapılan avukatlık anlaşmasını hem Halkbank hem de siz imzalamıştınız. Bu doğru mu? Halkbank’ın çoğunluk hisselerinin Türkiye Cumhuriyeti’ne ait olduğunun, Türkiye’nin de sizin de avukatlığınızı üstlenen McDermott firmasının bir müşterisi olduğunun farkında mısınız? Halkbank’ı eleştirmek sizin savunmanıza yardımcı olsa da, büyük bir çoğunluğu Türkiye Cumhuriyeti’ne ait olan bu banka ve Türkiye Cumhuriyeti’yle yapılan bu ücretli anlaşma nedeniyle bu firmaya bağlı bir avukatın davanın görülmesi öncesinde, dava sırasında, ceza ve temyiz kararı aşamasında, Halkbank’a karşı bir pozisyon almayabileceklerini biliyor musunuz? McDermott’la yaptığınız anlaşma çerçevesinde siz de onların müşterisiniz. Bu durumda McDermott, Halkbank, Türkiye Cumhuriyeti AB Daimi Temsilciliği’nin bu davada bir temsilcisi midir? Yoksa yalnızca sizi mi temsil edecektir? İmzaladığınız bu anlaşma sonrasında McDormott firmasının size tüm sadakatiyle hizmet edeceğine inanıyor musunuz? Bu davada sizin kişisel menfaatlerinizle Halkbank’ın kurumsal menfaatlerinin ayrı olduğunun farkında mısınız? Bütün bu açıklamalar sonrasında aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti’nin de temsilciliğini yapan McDermott firmasının sizi savunması sizin menfaatinize midir? Şimdiye kadar avukatlarınızın verdiği hizmeti tatmin edici buluyor musunuz? Size yeterince yasal hizmet sundular mı? McDermott firmasının iki ayrı hizmet vermesi nedeniyle bu durumun sizin savunmanızı da etkileyebileceği size avukatınız tarafından anlatıldı mı? Ne zaman ve ne şartlarda hakkınızdaki suçlamaları kabul etmeyi düşünüyorsunuz? Savcılıkla bir anlaşmaya gitmeyi düşünüyor musunuz?” soruları soruldu.
SAĞ ELİNİ KALDIRMAYI REDDETTİ
Sağ elini kaldırmayı reddeden Atilla sorulara doğru yanıt vereceğine ilişkin yemin etti.
Atilla, savunma ekibine katılan Tod Harrison’un Halkbank tarafından tutulduğunu ve avukatlık ücretlerinin de Halkbank tarafından ödeneceğini, çıkar çatışması olacağına ise inanmadığını söyledi.